Melik�ah veya unvanlar�yla Eb�'l-Feth Celal�'d-devle ve'd-din Muizz�'d-d�nya ve'd-din Kasim� emiri'l-m�'minin Melik�ah b. Alparslan. B�y�k Sel�uklu Devleti H�k�mdar�.
H�k�mdarl�k d�neminde (1072-1092) B�y�k Sel�uklu Devleti en geni� s�n�rlar�na ula�t�. S�n�rlar Anadolu'dan Umman'a Kafkaslar'dan Hindistan �nlerine uzand� (10.000.000 km2). Melik�ah'tan sonra Sel�uklular eski g�c�ne kavu�amad�. Devrin en �nemli ki�ileri aras�nda �mer Hayyam bilim ve Nizam�lm�lk siyaset dal�nda bulunur.
Sultan olmadan �nce
--Haber reklamdan sonra devam ediyor--
Melik�ah, 16 A�ustos 1055 pazar g�n� do�mu�tur. �ocuklu�u �sfahan ve civar�nda ge�mi�tir. Babas� Alparslan, kabiliyeti ve cesareti ile dikkati �eken Melik�ah ile yak�ndan ilgilendi. Melik�ah uzun boylu, biraz �i�manca ve beyaz tenli olarak tasvir edilmi�tir.
Melik�ah babas� ile birlikte k���k ya�ta G�rcistan seferine kat�ld�. Ayn� y�lda Karahanl�lar Han'�n�n k�z� Terken Hatun ile evlendirildi. Alparslan 1066 tarihinde Melik�ah'� veliaht tayin etti ve "ikta (veya timar)" olarak �sfahan �ehri verildi.
1071'de babas� Alparslan ile Suriye'ye sefere ��kt�. Babas� Bizans �mparatoru Romen Diyojen'in Anadolu'da ilerleyi�ini durdurmak i�in kuzeye y�neldi (ve Malazgirt Meydan Muharebesi'ni yapt�). Melik�ah bu s�rada Suriye'de Halep'te kald�. 1072'de yine babas� Karahanl�lara kar�� bir sefer yapmakta iken onunla birlikteydi. Babas� bu seferdeyken esir ald��� bir Karahanl� kale komutan� olan Yusuf Harzemi taraf�ndan �ehit edildi.
Melik�ah Sel�uklu ordusu ba��na ge�ti ve Sultanl���n� ilan etti. �a�r� Bey'in o�lu olan amcas� Kavurt Bey Melik�ah'�n Sultan olmas�n� kabul etmedi. Melik�ah yan�nda Vezir Nizam-�l M�lk ile birlikte bat�ya �ran i�ine y�r�d�. Kavurt Bey'in ordusuyla 17 Nisan 1073'te Kara� yak�nlar�nda (g�n�m�zde �ran'da "Erak") "Kara� Muharebesi" 'ne giri�ti. Bu muharebede Melik�ah'�n ordusunda bulunan bir�ok T�rkmen asker �arp��ma s�ras�nda Kavurt Bey'in ordusuna kat�ld�. Buna ra�men Melik�ah ve ordusu galip geldi. Kavurt Bey idam edildi ve iki o�lunun g�zlerine mil �ekilip k�r edildiler. B�ylece Sel�uklu �lkesinde bulunan emirler aras�nda Melik�ah Sultan olarak belirlenmi� oldu. 1074'te Ba�dad'da yeni Abbasi halifesi olan Melik�ah'�n Sultan oldu�unu resmen ilan etti.
H�k�mdarl���
Melik�ah 1072'de sultan olduktan sonra babas� zaman�nda vezirlik makam�na getirilen Nizam�lm�lk'� g�revinde b�rakt�. Melik�ah'�n h�k�mdar oldu�u d�nem B�y�k Sel�uklu Devleti'nin en parlak d�nemidir.. Tahta ge�ti�i ilk y�llarda karde�i y�netimi ele ge�irmek i�in isyan etti. Onu yenerek �lkesinde d�zeni sa�lad�. Bu arada devletteki i� isyandan faydalanan Gazneli ve Karahanl� devletleri birle�erek sald�rd�lar. Melik�ah bu iki devleti de yendi. Karahanl� Devleti bu ma�lubiyetten sonra ikiye ayr�ld�. Do�u Karahanl�lar'� Karahitaylar, Bat� Karahanl�lar'� ise Harzem�ahlar y�kt�.[4]
Melik�ah tahta ��kt�ktan sonra Gazneliler ve Karahanl�lar Sel�uklu topraklar�na sald�rd�lar. 1073'te Gazneliler Sultan� �brahim Alparslan'�n �l�m�n� f�rsat bilip Hindiku� Da�lar� kuzeyinde bulunan Horasan b�lgelerini ele ge�irdi. Fakat Melik�ah bir kar�� h�cumla bu arazileri geri ald�. Bundan sonraki 20 y�l d�neminde, birbirinden 20 y�l ya� fark� olan Gazneliler Sultan� �brahim Han ile Melik�ah aras�ndaki ili�kiler iyi olarak devam etti, s�n�rlar de�i�medi ve bu iyi ili�kiler iki haneden mensuplar� aras�nda yap�lan evlenmeler ile peki�tirildi.[4]). Buna kar��l�k di�er kom�u �lkelerine kar�� Melik�ah daha m�tecaviz bir politika uygulamaya ba�lad�. Sel�uklu Devleti'ne yeni araziler katmak hedefiyle arazi fethi i�in �arp��malar ve sava�lar yapm��t�r. Melik�ah Mavera�nnehir b�lgesine kendinin de �ahsen kat�ld��� iki b�y�k askeri sefer yapm��t�r. 1073/74'teki seferde Bat� Karahanl�lar'a sald�rarak onlar�n Ceyhun Nehri sa� k�y�lar�nda bulunan arazilere �ekilmelerini sa�lam�� ve stratejik bir �ehir olan Termez �ehrini zaptemi�tir.[4] 1089'daki seferde ise y�rel uleman�n da deste�i ile �nemli Semerkant �ehrini eline ge�irmi� ve orada idareci olan ve e�i olan Terken'un ye�eni olan Ahmet Han bin Kezr'i tutuklatm��t�r. Bu fetihten sonra sefer Yedisu b�lgesine (g�n�m�zde Kazakistan'da bulunan "Jeti�u" veya Rus�a "Semirechye" b�lgesine) y�nelmi� ve Ka�gar merkezli olan Do�u Karahanl�lar devletinin h�k�mdar� Ebu Ali el-Hasan Melik�ah'in tabili�ini girmeyi kabul etmi�tir.[5]
Anadolu Sel�uklu'nun ilk h�k�mdar� olan S�leyman �ah'�n �l�m�nden takriben alt� ay sonra Suriye'ye gelen Melik�ah; bu s�rada i� kale hari� Halep'i fethetmi� bulunan karde�i Tutu�'u �am meliki olarak b�rakm�� ve Tutu�, �am �ehrine �ekilmi�tir. Melik�ah, Halep'i Kas�m ud-devle Ak-sungur'a, Antakya'ya var�nca oraya S�leyman �ah'�n vezirinden al�p Ya��-s�yan'a, Urfa'y� Bozan Bey'e ve Musul'u da ��kermi� Bey'e ikta etmi�tir. Artuk Bey ise; ge�mi�te Tutu� taraf�ndan kendisine ikta edilen Kud�s'e yerle�mi�tir.[6] B�ylece b�lgedeki d�zen ve asayi� sa�lanm��t�r.
Hakk�nda belirsizlik olan Urfa �ehrine gelince; Filaret'in yerine Barsuma idaresinde bulunan Urfa, Bozan Bey taraf�ndan ku�at�lm�� ve �ehir halk�n�n Barsuma'ya isyan�yla fethedilmi�tir. �bn �l-Adim; Melik�ah'�n Urfa'ya var�nca, buray� M�sl�man Filaret'e verdi�ini yazarken daha evvel vukubulan bir hadiseyi yanl��l�kla bu zamana alm��t�r.[7] Urfal� Mathieu ise b�yle bir �eyden bahsetmedi�i gibi[8] �ehrin Melik�ah taraf�ndan g�revlendirilen Bozan Bey taraf�ndan fethedilmesi, Melik�ah'�n buray� Filaret'e vermedi�ini g�stermektedir. Nitekim, �ehir halk�n�n Filaret'e olan nefretinden dolay� Urfa de�il Mara� Filaret'e verilmi�tir ve Filaret, 1085 y�l�nda burada �lm��t�r.
Urfal� Mathieu; D�nyan�n sultan�, Hristiyanlar'�n hamisi ve babas� olarak nitelendirdi�i Melik�ah'�n, say�s�z bir orduyla Anadolu'ya gitti�ini yazarken t�m Anadolu'yu de�il sadece Bizans'a ait say�lan Antakya ve Urfa havalisini kastetmi�tir. B�yle belirsiz ifadelere �slam kaynaklar�nda da rastlan�ld��� halde Melik�ah, do�u ve g�ney Anadolu'dan daha ileriye gitmemi�tir. Bu rivayetlerin S�leyman �ah'�n �l�m�nden sonra �znik �zerine g�nderilen Porsuk Bey'in veya Bozan Bey'in seferiyle kar��t�r�ld��� muhakkakt�r.[9]
1086-1087'de Do�u Arabistan'da Lahsa'da yerle�mi� bulunan Karmatiler �zerine bir ordu g�ndermi�tir. Kafkasya b�lgesinde Melik�ah'�n G�rcistan'a �� sefer yapm��t�r. Bu seferlerden 1078-79 ve 1086'da yap�lanlara Melik�ah �ahsen i�tirak etmi�tir. Bu seferler sonunda Gence'de idarede bulunan Emir ���. Faz�l, G�rc�ler Kral� ve b�lgedeki di�er mahalli h�k�mdarlar B�y�k Sel�uklu Devletinin hakimiyetini kabul ettiler. G�ney-Do�u Anadolu'ya Diyarbak�r'a yeni yerle�mi� olan Mervani K�rtleri buradan uzakla�t�rmak i�in 1087'de veziri �bni Cahir'in haz�rlad��� plan� uygulamaya ba�lam��t�r. Sonra dikkatinin bu y�renin g�neyine Musul ve Halep aras�nda bulunan ve "Ukeyl a�ireti" Araplar�n�n yerle�mi� oldu�u b�lgeye �ekmi�tir. 1086-87'de k���n yap�lan bir sefere �ahsen i�tirak edip Urfa, Halep, Antakya ve Lazkiye'nin Sel�uklular eline ge�mesini sa�lam�� ve B�y�k Sel�uklu Devleti Do�u Akdeniz k�y�lar�na eri�mi�tir.[4] B�ylesine geni� s�n�rlara h�kmeden Melik�ah Vardan Areveltsi'nin aktar�m�na g�re deniz k�y�s�ndan ald��� toprak ile babas�n�n mezar�n� ziyaret etmi�, kumu mezar�n �zerine serperek �u s�zleri s�ylemi�tir: "M�jde sana ey baba! ��nk� �ocuk olarak b�rakt���n evlad�n d�nyay� ba�tan ba�a fethetti!"[10]
Melik�ah'�n bu �ok geni� alanlarda askeri seferler ve fetihler yapabilmesine ba�l�ca etken babas� zaman�nda geli�tirilip yeti�tirilen ordusudur. Bu Sel�uklu ordusu bir profesyonel ordu idi ve "gulam" ad� verilen k�lemenler ve paral� askerlerden olu�maktayd�. Melik�ah'�n devaml� olarak asgari 46 bin s�vari askeri emri alt�nda oldu�u belirtilmi�tir. Bu askerlerle komuta eden yetenekli emirleri de bulunmaktayd�. Melik�ah'�n emirleri aras�nda Emir Savtekin (�.1084), Emir Bozan (�.1094), Emir Porsuk (�.1099), Emir Aksungur (�.1094), Emir Goharay�n (�.1100) ve Kumak say�labilir. Melik�ah �lkesinin bat�s�nda y�r�tt��� fetih politikas� T�rkmen emirlere dayanmaktayd�. �rne�in Emir Artuk'u �nce Filistin'e Ats�z'a kar�� sefere g�nderdi; sonra Do�u Arabistan'da bulunan Karamatilere kar�� seferde komutan yapt�. Yine T�rkmen as�ll� olan Emir Ahmed'i G�rcistan'a ilk seferde komutan yapm��t� ve sonra yine T�rkmen as�ll� Emir Yakup ve Emir �sab�ri'yi G�rcistan seferlerine komutan olarak tayin etmi�tir. Yemen'e g�nderdi�i ordunun komutan�'da T�rkmen Emir �abak idi. Bu T�rkmen komutanlar�n yol a�t��� fetihler �ok kere g��ebe T�rkmenler yeni yerle�ecek araziler sa�lam��t�r. �rne�in Harran ve Diyarbak�r ovalar�na T�rkmenler yerle�mi�tir. Fakat Melik�ah'�n Sultanl���'n�n ba��nda T�rkmenlerle aras� iyi olmad��� iddia edilir. Buna �rnek olarak 17 Nisan 1073'te amcas� Kavurt Bey ile yapt��� "Kara� Muharebesi"'nde T�rkmen emirlerinin muharebe i�inde Melik�ah ordusunu terk ettikleri g�sterilir ve bu sava�tan sonra da Melik�ah'�n �lkesinin merkezinde bulunan �ran'daki Cebal b�lgesinde bulunan T�rkmenleri zorla g�� ettirip bu b�lgeyi T�rkmenlerden temizledi�i de bu iddiaya ilave edilir.
Miras�
Melik�ah zaman�nda B�y�k Sel�uklu Devletinin s�n�rlar� Akdeniz ve Marmara Denizinden Ka�gar'a, Kafkasya'dan Yemen'e kadar uzan�yordu.
Melik�ah askeri seferde olmad��� zamanlar �sfahan b�lgesinde ya�am��t�r. Bu nedenle �sfahan Melik�ah d�neminde B�y�k Sel�uklu Devleti'nin ba�kenti say�lmaktad�r. �ahsi ve devlet hazinesi ile ordusunun kullan�lmayan silahlar� �sfahan'dan 8 km g�neyde Soffa Da�� zirvesinde bulunan bir da� kalesi olan Dezk�h (veya Sāhdez)'de saklanmaktayd�. Saltanat�n� son d�nemlerinde kendi k��l�k ikametgah�n� ve k��l�k devlet merkezini Ba�dad'a ta��ma karar� alm��t�. Bu nedenle 1092'de b�y�k masraflar ve yat�r�mlar yaparak bu �ehri imar ettirip devletin ilerigelenlerine de b�y�k ikametgahlar yapt�rm��t�.
Melik�ah'�n �lkesinin de�i�ik k�s�mlar� ayn� standartlara uyularak idare edilmemekteydi. �lkenin merkezi b�lgelerini ve stratejik �nemi olan alanlar�n� (�rne�in Ba�dad, �sfahan, Ni�abur, Harezm �ehir ve b�lgelerini) "sehna" ad� verilen ordusunda ba�ar� g�stermi� olan gulam-k�lemen asilli valilerle idare etmekteydi; �rne�in Emir Ats�z Harezm valisi, Emir Goherayin Ba�dat valisi idi. Askeri fetihlerle eline ge�irdi�i kuzey Suriye ve Kafkaslarda da benzer idare uygulanmaktayd�. Emmir Savtekin Gence, Emir Ya��-Basan Antakya, Emir Aksungur Halep, Emir Bozan Urfa, Emir ��kermi� Musul valileri idiler. Buna benzer �nemi olan yeni fetih edilmi� di�er b�lgelere kendi Sel�uklu s�lalesinden gelen valiler tayin edilmekteydi ve bunlardan baz�lar�na "melik (kral)" unvan� verilmi�ti. B�ylece Valvaley (g�n�m�zde Kunduz Vilayeti) vadisine amcas� Osman bin �a�r�; Tokaristan'a karde�i Ayaz (�. 1073); sonra o�lu Teki� bin Ayaz (�. 1084) daha sonra da onun o�lu Ahmet bin Teki�; Herat'a karde�i Boribars; Kerman'a (isyan ��kard��� i�in idam etti�i amcas� Kavurt Bey'in o�ullar�) kuzenleri Sultan�ah ve Turan�ah; Azerbaycan'a kuzeni �smail bin Yakuti bin �a�r� ve Suriye'ye karde�i Tutu� vali olarak tayin edilmi�lerdi.
Melik�ah avlanmay� sever ve alimleri korurdu. Gazali, Ka�garl� Mahmud ve �mer Hayyam gibi alim ve �airleri himaye etti.
Ba�dat'ta Sultan Melik�ah Camiini yapt�rd�. �sfahan'da bir rasathane, �e�itli yerlerde ise kervansaray, k�pr�, imaret, kale, hisar ve medreseler in�a ettirdi. Fakat Melik�ah'�n yapt�rd��� eserlerden hi�biri g�n�m�ze kadar gelememi�tir. �sfahan ve Ni�abur'da onun ad�na yapt�r�lm�� binalar i�in haz�rlanam�� kitabeler bulunmaktad�r. 1074'te Celali takvimini haz�rlatt�. Bu takvim ba�kenti olan �sfahan'daki g�zlemevinden yap�lm�� astronomik rasatlara ba�lanm��t�r.[11]
Ticari mallardan al�nan vergilerin baz�lar�n� kald�rd�. Ermeni Patri�inin iste�i �zerine kiliseleri, manast�rlar� ve rahipleri vergiden muaf tuttu. Hac yollar�nda su kuyular� a�t�rd� ve bu yollar�n emniyetini sa�lad�.
�l�m�
Bir �ii kayna�a g�re Melik�ah �slam i�inde ayr�lan mezheplerin nedenini ve hak olan� bulmak amac�yla, Ba�dat'taki Nizamiye Medresesi'nde, �e�itli ilimlerde kendilerine g�venilir 10'ar tane Ehl-i S�nnet ve Caferi b�y�k alimini konuk etmi�tir.[12] Sultan Melik�ah'�n kendi ba�kanl���nda ve tarafs�z olarak Nizam�lm�lk'�n dan��manl���nda, Nizam�lm�lk'�n damad� olan Mukatil b. Atiyye'nin kaleme ald��� konferans 3 g�n boyunca s�rm��, Caferi alimlerinin, Melik�ah'�n b�t�n sorular�na eksiksiz olarak Kur'an-� Kerim'den ve Hadis-i �erifler'den delil getirdi�ini g�r�nce, �ok �a��rm�� ve �u ana kadar d���ncesinin yanl�� oldu�unu g�r�p �ii mezhebine ge�ti�ini konferansta dile getirmi�tir.[13] Hemen ard�ndan Nizam�lm�lk ba�ta olmak �zere mecliste bulunan alimlerden de b�y�k bir k�sm� Caferi Mezhebi'ne dahil olmu�lard�r.[14] Fakat daha sonra baz� S�nni alimler Sultan Melik�ah ile veziri Nizam�lm�lk'�n aleyhinde karalama politikas� g�d�p ve sonunda hicri 12 Ramazan 485 y�l� (16 Ekim 1092) Vezir Nizam�lm�lk'� ve izleyen d�nemde de Sultan Melik�ah'� daha 37 ya��nda iken �ld�rtt�ler.
Baz� kaynaklar Nizam�lm�lk'�n Hasan Sabbah'�n emrindeki Ha�ha�iler taraf�ndan �ld�r�ld���n� yazarlar.
D�neminde yaz�lm�� olan baz� kronik-tarih�ilerin eserleri de neden ve nas�l �ld��� hakk�nda farkl� bilgiler vermektedirler.[17] Tarih�i Ebu'l Feda Sultan Melik�ah'�n 1092/1093 (Hicri 485)'te Ba�dad'da bir s�rek av�ndan sonra hastalan�p �ld���n� yazmaktad�r. Kronik-tarih�i Hamdullah M�stevfi-i Kazvini "Tarih-i G�zide" adl� eserinde Melik�ah'�n Kas�m 1092'de (Hicri �evval 485'te) 38 ya��nda iken Ba�dad'da bir s�rek av�ndan sonra �ld���n� bildirmektedir. Ermeni kronik-tarih�i Vardan'a g�re 1092'de "bar�� seven sultan kar�s� taraf�ndan zehirlenip" �ld�r�lm�� ve babas� Alparslan'�n yan�nda Merend'de g�m�lm��t�r. Kronik-tarih�i K�rakos Ganjaketsis yazd��� Ermenistan Tarihi eserinde Melik�ah'�n 20 y�l h�k�m s�r�p Ermeniler dahil t�m tebalar� i�in iyi i�ler yapt���n� fakat kar�s� taraf�ndan zehirlenerek �ld�r�ld���n� yazmaktad�r. Urfal� Matias adl� Hristiyan kronik-tarih�i ise Melik�ah'�n 27 �ubat 1092 veya 25 �ubat 1093'te Ba�dad'da kar�s� olan Semarkand sultan�n�n k�z� taraf�ndan zehirlenip �ld�r�ld���n� ve babas� Alparslan'�n yan�nda Marand'da defin edildi�ini bildirmektedir.
E�leri
Terken Hatun (�brahim Tamga� Han'�n k�z�, Ahmed, Davud, I. Mahmud ve Mah Melek Hatun'un annesi.)
Z�beyde Hatun (Emir Yakuti'nin k�z�, Berkyaruk'un annesi.)
Taceddin Seferiyye Hatun (Cariye k�kenli, Muhammed Tapar ve Ahmed Sencer'in annesi.)
Erkek �ocuklar�
Ahmed
Davud
Berkyaruk
Muhammed Tapar
Ahmed Sencer
I. Mahmud
Tu�rul
Emir
Humar
K�z �ocuklar�
Cevher Hatun (Gazneli III. Mesut ile evlenmi�tir.)
Mah Melek Hatun (Abbasi Halifesi Muktadi ile evlenmi�tir.)
Seyyide Hatun (Abbasi Halifesi Mustazhir ile evlenmi�tir.)

BU�RA G�LSOY K�MD�R?
Behi� Bu�ra G�lsoy (d. 22 �ubat 1982, Ankara), T�rk oyuncu ve yazar.
�lk, orta ve lise e�itimini Ankara'da tamamlam��t�r. 13 ya��nda ilk sahne deneyimini ya�am��t�r. Do�u Akdeniz �niversitesi'nin mimarl�k b�l�m�nden 2004 y�l�nda mezun olan Bu�ra G�lsoy, K�br�s'ta bulundu�u s�re i�erisinde K�br�s Devlet Tiyatrosu'nda �e�itli oyunlarda rol alm��, ayn� zamanda k�sa film y�netmenli�i ve oyunculuk da yapm��t�r. Bu filmler; Trio, Heterotopya, �nsan ��leme, Alt �st, Nar Yaras� ve Mutlu Sondur. K�br�s Film Derne�inin kurucular�ndan biri olan G�lsoy, ayn� zamanda Uluslararas� K�br�s K�sa Fim Festivali'nin proje tasar�mc�s� ve direkt�r�d�r. Birle�mi� Milletler Kalk�nma Projesi kapsam�nda d�zenlenen bir yar��mada filmcilik �zerine e�itim ald�.
�lk kez 2008 y�l�nda Kanal D ekranlar�nda yay�nlanan Hepimiz Birimiz ��in adl� dizi filmin ba�rol oyuncusu olarak Naz�m karakteri ile T�rk izleyicilerinin kar��s�na ��kan oyuncu, dizinin ard�ndan y�netmenli�ini Mahsun K�rm�z�g�l'�n yapt��� G�ne�i G�rd�m filminde Berat karakteriyle beyazperdeye ad�m att�. Ard�ndan Atv'de yay�nlanan Unutulmaz adl� dizide Tolga karakterini canland�rd�. Dervi� Zaim taraf�ndan y�netilen ve ilk g�sterimi 2010 Alt�n Portakal Film Festivali'nde yap�lan ve 2011 y�l�nda g�sterime girmi� olan G�lgeler ve Suretler isimli filmde Ahmet isimli bir T�rk gencini canland�rm��t�r. Kanal D'de yay�nlanan Fatmag�l'�n Su�u Ne? dizisinde bir sezon boyunca Vural karakterini canland�rm��t�r. Kanal D'de yay�nlanan, Kuzey G�ney isimli dizide K�van� Tatl�tu� ile ba�rolleri payla�m�� ve bu dizide G�ney Tekino�lu karakterini canland�rm��t�r. Sonras�nda TRT 1'de yay�nlanan Eski Hikaye dizisinde ba�rol oynam��t�r ve Mete karakterini canland�rm��t�r. 2015 y�l�n�n �ubat ay�nda FOX Tv'de ba�layan A�k Yeniden adl� dizide Fatih �ekercizade rol�n� oynam�� ve �zge �zpirin�ci ile ba�rol� payla�m��t�r. 2018 y�l�nda ise K�z�m dizisinde ba�rol olarak Demir G�kt�rk karakterini canland�rm��t�r.
Ankara do�umlu olan oyuncu �stanbul'da ikamet etmektedir. Tiyatro hayat�na arkada�lar� Serhat Teoman, Fatih S�nmez ve Emre Erkan'la birlikte kurdu�u Tiyatro Kutu ile devam etmi�tir. Tiyatro Kutu'nun kapanmas�n�n ard�ndan Serhat Teoman ve Emre Erkan'la birlikte kurduklar� GET Yap�m ile sinema ve tiyatro �al��malar�na devam etmektedir. Kendisi gibi dizi ve film oyuncusu olan Burcu Kara ile 2011 yaz�nda evlenmi�; 2 A�ustos 2012 tarihinde bo�anm��t�r.
Babas� Ni�deli, Annesi Erzincan l�d�r.
Melikşah veya unvanlarıyla Ebü'l-Feth Celalü'd-devle ve'd-din Muizzü'd-dünya ve'd-din Kasimü emiri'l-mü'minin Melikşah b. Alparslan. Büyük Selçuklu Devleti Hükümdarı.
Hükümdarlık döneminde (1072-1092) Büyük Selçuklu Devleti en geniş sınırlarına ulaştı. Sınırlar Anadolu'dan Umman'a Kafkaslar'dan Hindistan önlerine uzandı (10.000.000 km2). Melikşah'tan sonra Selçuklular eski gücüne kavuşamadı. Devrin en önemli kişileri arasında Ömer Hayyam bilim ve Nizamülmülk siyaset dalında bulunur.
Sultan olmadan önce
Melikşah, 16 Ağustos 1055 pazar günü doğmuştur. Çocukluğu İsfahan ve civarında geçmiştir. Babası Alparslan, kabiliyeti ve cesareti ile dikkati çeken Melikşah ile yakından ilgilendi. Melikşah uzun boylu, biraz şişmanca ve beyaz tenli olarak tasvir edilmiştir.
Melikşah babası ile birlikte küçük yaşta Gürcistan seferine katıldı. Aynı yılda Karahanlılar Han'ının kızı Terken Hatun ile evlendirildi. Alparslan 1066 tarihinde Melikşah'ı veliaht tayin etti ve "ikta (veya timar)" olarak İsfahan şehri verildi.
1071'de babası Alparslan ile Suriye'ye sefere çıktı. Babası Bizans İmparatoru Romen Diyojen'in Anadolu'da ilerleyişini durdurmak için kuzeye yöneldi (ve Malazgirt Meydan Muharebesi'ni yaptı). Melikşah bu sırada Suriye'de Halep'te kaldı. 1072'de yine babası Karahanlılara karşı bir sefer yapmakta iken onunla birlikteydi. Babası bu seferdeyken esir aldığı bir Karahanlı kale komutanı olan Yusuf Harzemi tarafından şehit edildi.
Melikşah Selçuklu ordusu başına geçti ve Sultanlığını ilan etti. Çağrı Bey'in oğlu olan amcası Kavurt Bey Melikşah'ın Sultan olmasını kabul etmedi. Melikşah yanında Vezir Nizam-ül Mülk ile birlikte batıya İran içine yürüdü. Kavurt Bey'in ordusuyla 17 Nisan 1073'te Karaç yakınlarında (günümüzde İran'da "Erak") "Karaç Muharebesi" 'ne girişti. Bu muharebede Melikşah'ın ordusunda bulunan birçok Türkmen asker çarpışma sırasında Kavurt Bey'in ordusuna katıldı. Buna rağmen Melikşah ve ordusu galip geldi. Kavurt Bey idam edildi ve iki oğlunun gözlerine mil çekilip kör edildiler. Böylece Selçuklu ülkesinde bulunan emirler arasında Melikşah Sultan olarak belirlenmiş oldu. 1074'te Bağdad'da yeni Abbasi halifesi olan Melikşah'ın Sultan olduğunu resmen ilan etti.
Hükümdarlığı
Melikşah 1072'de sultan olduktan sonra babası zamanında vezirlik makamına getirilen Nizamülmülk'ü görevinde bıraktı. Melikşah'ın hükümdar olduğu dönem Büyük Selçuklu Devleti'nin en parlak dönemidir.. Tahta geçtiği ilk yıllarda kardeşi yönetimi ele geçirmek için isyan etti. Onu yenerek ülkesinde düzeni sağladı. Bu arada devletteki iç isyandan faydalanan Gazneli ve Karahanlı devletleri birleşerek saldırdılar. Melikşah bu iki devleti de yendi. Karahanlı Devleti bu mağlubiyetten sonra ikiye ayrıldı. Doğu Karahanlılar'ı Karahitaylar, Batı Karahanlılar'ı ise Harzemşahlar yıktı.[4]
Melikşah tahta çıktıktan sonra Gazneliler ve Karahanlılar Selçuklu topraklarına saldırdılar. 1073'te Gazneliler Sultanı İbrahim Alparslan'ın ölümünü fırsat bilip Hindikuş Dağları kuzeyinde bulunan Horasan bölgelerini ele geçirdi. Fakat Melikşah bir karşı hücumla bu arazileri geri aldı. Bundan sonraki 20 yıl döneminde, birbirinden 20 yıl yaş farkı olan Gazneliler Sultanı İbrahim Han ile Melikşah arasındaki ilişkiler iyi olarak devam etti, sınırlar değişmedi ve bu iyi ilişkiler iki haneden mensupları arasında yapılan evlenmeler ile pekiştirildi.[4]). Buna karşılık diğer komşu ülkelerine karşı Melikşah daha mütecaviz bir politika uygulamaya başladı. Selçuklu Devleti'ne yeni araziler katmak hedefiyle arazi fethi için çarpışmalar ve savaşlar yapmıştır. Melikşah Maveraünnehir bölgesine kendinin de şahsen katıldığı iki büyük askeri sefer yapmıştır. 1073/74'teki seferde Batı Karahanlılar'a saldırarak onların Ceyhun Nehri sağ kıyılarında bulunan arazilere çekilmelerini sağlamış ve stratejik bir şehir olan Termez şehrini zaptemiştir.[4] 1089'daki seferde ise yörel ulemanın da desteği ile önemli Semerkant şehrini eline geçirmiş ve orada idareci olan ve eşi olan Terken'un yeğeni olan Ahmet Han bin Kezr'i tutuklatmıştır. Bu fetihten sonra sefer Yedisu bölgesine (günümüzde Kazakistan'da bulunan "Jetişu" veya Rusça "Semirechye" bölgesine) yönelmiş ve Kaşgar merkezli olan Doğu Karahanlılar devletinin hükümdarı Ebu Ali el-Hasan Melikşah'in tabiliğini girmeyi kabul etmiştir.[5]
Anadolu Selçuklu'nun ilk hükümdarı olan Süleyman Şah'ın ölümünden takriben altı ay sonra Suriye'ye gelen Melikşah; bu sırada iç kale hariç Halep'i fethetmiş bulunan kardeşi Tutuş'u Şam meliki olarak bırakmış ve Tutuş, Şam şehrine çekilmiştir. Melikşah, Halep'i Kasım ud-devle Ak-sungur'a, Antakya'ya varınca oraya Süleyman Şah'ın vezirinden alıp Yağı-sıyan'a, Urfa'yı Bozan Bey'e ve Musul'u da Çökermiş Bey'e ikta etmiştir. Artuk Bey ise; geçmişte Tutuş tarafından kendisine ikta edilen Kudüs'e yerleşmiştir.[6] Böylece bölgedeki düzen ve asayiş sağlanmıştır.
Hakkında belirsizlik olan Urfa şehrine gelince; Filaret'in yerine Barsuma idaresinde bulunan Urfa, Bozan Bey tarafından kuşatılmış ve şehir halkının Barsuma'ya isyanıyla fethedilmiştir. İbn ül-Adim; Melikşah'ın Urfa'ya varınca, burayı Müslüman Filaret'e verdiğini yazarken daha evvel vukubulan bir hadiseyi yanlışlıkla bu zamana almıştır.[7] Urfalı Mathieu ise böyle bir şeyden bahsetmediği gibi[8] şehrin Melikşah tarafından görevlendirilen Bozan Bey tarafından fethedilmesi, Melikşah'ın burayı Filaret'e vermediğini göstermektedir. Nitekim, şehir halkının Filaret'e olan nefretinden dolayı Urfa değil Maraş Filaret'e verilmiştir ve Filaret, 1085 yılında burada ölmüştür.
Urfalı Mathieu; Dünyanın sultanı, Hristiyanlar'ın hamisi ve babası olarak nitelendirdiği Melikşah'ın, sayısız bir orduyla Anadolu'ya gittiğini yazarken tüm Anadolu'yu değil sadece Bizans'a ait sayılan Antakya ve Urfa havalisini kastetmiştir. Böyle belirsiz ifadelere İslam kaynaklarında da rastlanıldığı halde Melikşah, doğu ve güney Anadolu'dan daha ileriye gitmemiştir. Bu rivayetlerin Süleyman Şah'ın ölümünden sonra İznik üzerine gönderilen Porsuk Bey'in veya Bozan Bey'in seferiyle karıştırıldığı muhakkaktır.[9]
1086-1087'de Doğu Arabistan'da Lahsa'da yerleşmiş bulunan Karmatiler üzerine bir ordu göndermiştir. Kafkasya bölgesinde Melikşah'ın Gürcistan'a üç sefer yapmıştır. Bu seferlerden 1078-79 ve 1086'da yapılanlara Melikşah şahsen iştirak etmiştir. Bu seferler sonunda Gence'de idarede bulunan Emir İİİ. Fazıl, Gürcüler Kralı ve bölgedeki diğer mahalli hükümdarlar Büyük Selçuklu Devletinin hakimiyetini kabul ettiler. Güney-Doğu Anadolu'ya Diyarbakır'a yeni yerleşmiş olan Mervani Kürtleri buradan uzaklaştırmak için 1087'de veziri İbni Cahir'in hazırladığı planı uygulamaya başlamıştır. Sonra dikkatinin bu yörenin güneyine Musul ve Halep arasında bulunan ve "Ukeyl aşireti" Araplarının yerleşmiş olduğu bölgeye çekmiştir. 1086-87'de kışın yapılan bir sefere şahsen iştirak edip Urfa, Halep, Antakya ve Lazkiye'nin Selçuklular eline geçmesini sağlamış ve Büyük Selçuklu Devleti Doğu Akdeniz kıyılarına erişmiştir.[4] Böylesine geniş sınırlara hükmeden Melikşah Vardan Areveltsi'nin aktarımına göre deniz kıyısından aldığı toprak ile babasının mezarını ziyaret etmiş, kumu mezarın üzerine serperek şu sözleri söylemiştir: "Müjde sana ey baba! Çünkü çocuk olarak bıraktığın evladın dünyayı baştan başa fethetti!"[10]
Melikşah'ın bu çok geniş alanlarda askeri seferler ve fetihler yapabilmesine başlıca etken babası zamanında geliştirilip yetiştirilen ordusudur. Bu Selçuklu ordusu bir profesyonel ordu idi ve "gulam" adı verilen kölemenler ve paralı askerlerden oluşmaktaydı. Melikşah'ın devamlı olarak asgari 46 bin süvari askeri emri altında olduğu belirtilmiştir. Bu askerlerle komuta eden yetenekli emirleri de bulunmaktaydı. Melikşah'ın emirleri arasında Emir Savtekin (ö.1084), Emir Bozan (ö.1094), Emir Porsuk (ö.1099), Emir Aksungur (ö.1094), Emir Goharayın (ö.1100) ve Kumak sayılabilir. Melikşah ülkesinin batısında yürüttüğü fetih politikası Türkmen emirlere dayanmaktaydı. Örneğin Emir Artuk'u önce Filistin'e Atsız'a karşı sefere gönderdi; sonra Doğu Arabistan'da bulunan Karamatilere karşı seferde komutan yaptı. Yine Türkmen asıllı olan Emir Ahmed'i Gürcistan'a ilk seferde komutan yapmıştı ve sonra yine Türkmen asıllı Emir Yakup ve Emir İsaböri'yi Gürcistan seferlerine komutan olarak tayin etmiştir. Yemen'e gönderdiği ordunun komutanı'da Türkmen Emir Çabak idi. Bu Türkmen komutanların yol açtığı fetihler çok kere göçebe Türkmenler yeni yerleşecek araziler sağlamıştır. Örneğin Harran ve Diyarbakır ovalarına Türkmenler yerleşmiştir. Fakat Melikşah'ın Sultanlığı'nın başında Türkmenlerle arası iyi olmadığı iddia edilir. Buna örnek olarak 17 Nisan 1073'te amcası Kavurt Bey ile yaptığı "Karaç Muharebesi"'nde Türkmen emirlerinin muharebe içinde Melikşah ordusunu terk ettikleri gösterilir ve bu savaştan sonra da Melikşah'ın ülkesinin merkezinde bulunan İran'daki Cebal bölgesinde bulunan Türkmenleri zorla göç ettirip bu bölgeyi Türkmenlerden temizlediği de bu iddiaya ilave edilir.
Mirası
Melikşah zamanında Büyük Selçuklu Devletinin sınırları Akdeniz ve Marmara Denizinden Kaşgar'a, Kafkasya'dan Yemen'e kadar uzanıyordu.
Melikşah askeri seferde olmadığı zamanlar İsfahan bölgesinde yaşamıştır. Bu nedenle İsfahan Melikşah döneminde Büyük Selçuklu Devleti'nin başkenti sayılmaktadır. Şahsi ve devlet hazinesi ile ordusunun kullanılmayan silahları İsfahan'dan 8 km güneyde Soffa Dağı zirvesinde bulunan bir dağ kalesi olan Dezkûh (veya Sāhdez)'de saklanmaktaydı. Saltanatını son dönemlerinde kendi kışlık ikametgahını ve kışlık devlet merkezini Bağdad'a taşıma kararı almıştı. Bu nedenle 1092'de büyük masraflar ve yatırımlar yaparak bu şehri imar ettirip devletin ilerigelenlerine de büyük ikametgahlar yaptırmıştı.
Melikşah'ın ülkesinin değişik kısımları aynı standartlara uyularak idare edilmemekteydi. Ülkenin merkezi bölgelerini ve stratejik önemi olan alanlarını (örneğin Bağdad, İsfahan, Nişabur, Harezm şehir ve bölgelerini) "sehna" adı verilen ordusunda başarı göstermiş olan gulam-kölemen asilli valilerle idare etmekteydi; örneğin Emir Atsız Harezm valisi, Emir Goherayin Bağdat valisi idi. Askeri fetihlerle eline geçirdiği kuzey Suriye ve Kafkaslarda da benzer idare uygulanmaktaydı. Emmir Savtekin Gence, Emir Yağı-Basan Antakya, Emir Aksungur Halep, Emir Bozan Urfa, Emir Çökermiş Musul valileri idiler. Buna benzer önemi olan yeni fetih edilmiş diğer bölgelere kendi Selçuklu sülalesinden gelen valiler tayin edilmekteydi ve bunlardan bazılarına "melik (kral)" unvanı verilmişti. Böylece Valvaley (günümüzde Kunduz Vilayeti) vadisine amcası Osman bin Çağrı; Tokaristan'a kardeşi Ayaz (ö. 1073); sonra oğlu Tekiş bin Ayaz (ö. 1084) daha sonra da onun oğlu Ahmet bin Tekiş; Herat'a kardeşi Boribars; Kerman'a (isyan çıkardığı için idam ettiği amcası Kavurt Bey'in oğulları) kuzenleri Sultanşah ve Turanşah; Azerbaycan'a kuzeni İsmail bin Yakuti bin Çağrı ve Suriye'ye kardeşi Tutuş vali olarak tayin edilmişlerdi.
Melikşah avlanmayı sever ve alimleri korurdu. Gazali, Kaşgarlı Mahmud ve Ömer Hayyam gibi alim ve şairleri himaye etti.
Bağdat'ta Sultan Melikşah Camiini yaptırdı. İsfahan'da bir rasathane, çeşitli yerlerde ise kervansaray, köprü, imaret, kale, hisar ve medreseler inşa ettirdi. Fakat Melikşah'ın yaptırdığı eserlerden hiçbiri günümüze kadar gelememiştir. İsfahan ve Nişabur'da onun adına yaptırılmış binalar için hazırlanamış kitabeler bulunmaktadır. 1074'te Celali takvimini hazırlattı. Bu takvim başkenti olan İsfahan'daki gözlemevinden yapılmış astronomik rasatlara bağlanmıştır.[11]
Ticari mallardan alınan vergilerin bazılarını kaldırdı. Ermeni Patriğinin isteği üzerine kiliseleri, manastırları ve rahipleri vergiden muaf tuttu. Hac yollarında su kuyuları açtırdı ve bu yolların emniyetini sağladı.
Ölümü
Bir şii kaynağa göre Melikşah İslam içinde ayrılan mezheplerin nedenini ve hak olanı bulmak amacıyla, Bağdat'taki Nizamiye Medresesi'nde, çeşitli ilimlerde kendilerine güvenilir 10'ar tane Ehl-i Sünnet ve Caferi büyük alimini konuk etmiştir.[12] Sultan Melikşah'ın kendi başkanlığında ve tarafsız olarak Nizamülmülk'ün danışmanlığında, Nizamülmülk'ün damadı olan Mukatil b. Atiyye'nin kaleme aldığı konferans 3 gün boyunca sürmüş, Caferi alimlerinin, Melikşah'ın bütün sorularına eksiksiz olarak Kur'an-ı Kerim'den ve Hadis-i Şerifler'den delil getirdiğini görünce, çok şaşırmış ve şu ana kadar düşüncesinin yanlış olduğunu görüp Şii mezhebine geçtiğini konferansta dile getirmiştir.[13] Hemen ardından Nizamülmülk başta olmak üzere mecliste bulunan alimlerden de büyük bir kısmı Caferi Mezhebi'ne dahil olmuşlardır.[14] Fakat daha sonra bazı Sünni alimler Sultan Melikşah ile veziri Nizamülmülk'ün aleyhinde karalama politikası güdüp ve sonunda hicri 12 Ramazan 485 yılı (16 Ekim 1092) Vezir Nizamülmülk'ü ve izleyen dönemde de Sultan Melikşah'ı daha 37 yaşında iken öldürttüler.
Bazı kaynaklar Nizamülmülk'ün Hasan Sabbah'ın emrindeki Haşhaşiler tarafından öldürüldüğünü yazarlar.
Döneminde yazılmış olan bazı kronik-tarihçilerin eserleri de neden ve nasıl öldüğü hakkında farklı bilgiler vermektedirler.[17] Tarihçi Ebu'l Feda Sultan Melikşah'ın 1092/1093 (Hicri 485)'te Bağdad'da bir sürek avından sonra hastalanıp öldüğünü yazmaktadır. Kronik-tarihçi Hamdullah Müstevfi-i Kazvini "Tarih-i Güzide" adlı eserinde Melikşah'ın Kasım 1092'de (Hicri Şevval 485'te) 38 yaşında iken Bağdad'da bir sürek avından sonra öldüğünü bildirmektedir. Ermeni kronik-tarihçi Vardan'a göre 1092'de "barış seven sultan karısı tarafından zehirlenip" öldürülmüş ve babası Alparslan'ın yanında Merend'de gömülmüştür. Kronik-tarihçi Kırakos Ganjaketsis yazdığı Ermenistan Tarihi eserinde Melikşah'ın 20 yıl hüküm sürüp Ermeniler dahil tüm tebaları için iyi işler yaptığını fakat karısı tarafından zehirlenerek öldürüldüğünü yazmaktadır. Urfalı Matias adlı Hristiyan kronik-tarihçi ise Melikşah'ın 27 Şubat 1092 veya 25 Şubat 1093'te Bağdad'da karısı olan Semarkand sultanının kızı tarafından zehirlenip öldürüldüğünü ve babası Alparslan'ın yanında Marand'da defin edildiğini bildirmektedir.
Eşleri
Terken Hatun (İbrahim Tamgaç Han'ın kızı, Ahmed, Davud, I. Mahmud ve Mah Melek Hatun'un annesi.)
Zübeyde Hatun (Emir Yakuti'nin kızı, Berkyaruk'un annesi.)
Taceddin Seferiyye Hatun (Cariye kökenli, Muhammed Tapar ve Ahmed Sencer'in annesi.)
Erkek çocukları
Ahmed
Davud
Berkyaruk
Muhammed Tapar
Ahmed Sencer
I. Mahmud
Tuğrul
Emir
Humar
Kız çocukları
Cevher Hatun (Gazneli III. Mesut ile evlenmiştir.)
Mah Melek Hatun (Abbasi Halifesi Muktadi ile evlenmiştir.)
Seyyide Hatun (Abbasi Halifesi Mustazhir ile evlenmiştir.)
BUĞRA GÜLSOY KİMDİR?
Behiç Buğra Gülsoy (d. 22 Şubat 1982, Ankara), Türk oyuncu ve yazar.
İlk, orta ve lise eğitimini Ankara'da tamamlamıştır. 13 yaşında ilk sahne deneyimini yaşamıştır. Doğu Akdeniz Üniversitesi'nin mimarlık bölümünden 2004 yılında mezun olan Buğra Gülsoy, Kıbrıs'ta bulunduğu süre içerisinde Kıbrıs Devlet Tiyatrosu'nda çeşitli oyunlarda rol almış, aynı zamanda kısa film yönetmenliği ve oyunculuk da yapmıştır. Bu filmler; Trio, Heterotopya, İnsan Üçleme, Alt Üst, Nar Yarası ve Mutlu Sondur. Kıbrıs Film Derneğinin kurucularından biri olan Gülsoy, aynı zamanda Uluslararası Kıbrıs Kısa Fim Festivali'nin proje tasarımcısı ve direktörüdür. Birleşmiş Milletler Kalkınma Projesi kapsamında düzenlenen bir yarışmada filmcilik üzerine eğitim aldı.
İlk kez 2008 yılında Kanal D ekranlarında yayınlanan Hepimiz Birimiz İçin adlı dizi filmin başrol oyuncusu olarak Nazım karakteri ile Türk izleyicilerinin karşısına çıkan oyuncu, dizinin ardından yönetmenliğini Mahsun Kırmızıgül'ün yaptığı Güneşi Gördüm filminde Berat karakteriyle beyazperdeye adım attı. Ardından Atv'de yayınlanan Unutulmaz adlı dizide Tolga karakterini canlandırdı. Derviş Zaim tarafından yönetilen ve ilk gösterimi 2010 Altın Portakal Film Festivali'nde yapılan ve 2011 yılında gösterime girmiş olan Gölgeler ve Suretler isimli filmde Ahmet isimli bir Türk gencini canlandırmıştır. Kanal D'de yayınlanan Fatmagül'ün Suçu Ne? dizisinde bir sezon boyunca Vural karakterini canlandırmıştır. Kanal D'de yayınlanan, Kuzey Güney isimli dizide Kıvanç Tatlıtuğ ile başrolleri paylaşmış ve bu dizide Güney Tekinoğlu karakterini canlandırmıştır. Sonrasında TRT 1'de yayınlanan Eski Hikaye dizisinde başrol oynamıştır ve Mete karakterini canlandırmıştır. 2015 yılının Şubat ayında FOX Tv'de başlayan Aşk Yeniden adlı dizide Fatih Şekercizade rolünü oynamış ve Özge Özpirinçci ile başrolü paylaşmıştır. 2018 yılında ise Kızım dizisinde başrol olarak Demir Göktürk karakterini canlandırmıştır.
Ankara doğumlu olan oyuncu İstanbul'da ikamet etmektedir. Tiyatro hayatına arkadaşları Serhat Teoman, Fatih Sönmez ve Emre Erkan'la birlikte kurduğu Tiyatro Kutu ile devam etmiştir. Tiyatro Kutu'nun kapanmasının ardından Serhat Teoman ve Emre Erkan'la birlikte kurdukları GET Yapım ile sinema ve tiyatro çalışmalarına devam etmektedir. Kendisi gibi dizi ve film oyuncusu olan Burcu Kara ile 2011 yazında evlenmiş; 2 Ağustos 2012 tarihinde boşanmıştır.
Babası Niğdeli, Annesi Erzincan lıdır.
✍ AVRUPA'DA GERÇEKLEŞEN O BOMBA TRANSFER! HERKES ŞU ANDA BUNU KONUŞUYOR! 🫵 👉 BURADA