Geri
İleri  

Emre: "O sözün küfür olmadığını Bilic de biliyor"

|| Son güncelleme

Emre Belözoğlu bir basın toplantısı düzenledi ve Beşiktaş maçında yaşananlara değindi.

Fenerbahçe'nin tecrübeli futbolcusu Emre Belözoğlu Beşiktaş maçında yaşananların ardından bir basın toplantısı düzenleyerek olaylara dair fikirlerini açıkladı.

Emre, Bilic ve Veli ile derbide yaşadığı tartışmalara dair samimi ifadeler kullanırken sakatlığına da değindi.

Emre'nin açıklamaları şunlar oldu:

"Bu basın toplantısının sebebi; Son 2-3 gündür oluşturulan algının bizim tarafımızdan değerlendirilmesi ve bunun ne kadar doğru olup olmadığını görmeniz. 17-18 senedir profesyonel futbol oynadım. 8 seneye yakın yurtdışında oynadım. 100'e yakın milli sayımız oldu. Uzun süredir yüksek seviyede futbol oynuyorum. Ülkemizin futbol olarak problemlerinin saha içinden çok saha dışında olduğunu gözlemleyecek tecrübedeyim."

"ELEŞTİRİLER HAKKANİYETLİ OLMALI

Beşiktaş maçının önüne geçecek kadar saha içinde büyük gerginlik olduğuna inanmıyorum. Sanki tek taraflı benim üzerimden bir algı oluşturulması rahatsızlık verici. Benim orada karşımda bir muhatap var. Tek benim üzerimden gidersek bu hakkaniyetli olmaz. Türkiye'de herkesin her konu hakkında fikri var ama bilgisi yok."

"SÖYLEDİĞİM SÖZ KÜFÜR DEĞİLDİ"

"Bilic'le direkt olarak diyalogumuz, kendisinin bana sarı kart sonrasında yaklaşımı oldu. Saha içinde futbolcu ile diyaloga girebilirim. Hoca ile futbolcunun diyalogunun olması, benim tarafımdan bakınca benim direkt yaklaşımda bulunmamı hata olarak algılayabilirsiniz. Kendisinin bana yaklaşımı sonrasında, onun da bildiği haakret olmayan ifadem var. Yurt dışında oynayan oyuncular da bilecektir. Bu bir küfür değil, sayın Bilic de iyi biliyor. Onun olaya dahil olmasından dolayı 'Git işine, bak işine' diye algılanmasını gerektiğini o da biliyor. Benim saha içi profilim eleştiriye açık bir profil. Ben de kendi özeleştirimi yapıyorum. Bilic bana saha içine bu kadar dahil olunca benim de cevap vermem gerekiyor. Sözlerim küfür de değil hakaret de değil."

"BILIC YOLUMU KESTİ"

Ben devre arasında kendi hocamdan fırça yiyeceksem yiyeyim. Ben rakip takım hocasıyla diyaloga girmek istemem. Sen benim yolumu kesersen ben de sana 'Sen kimsin' derim yani. Rakip takım hocası, rakip takım kaptanının önünü kesiyorsa ben de ona bir şeyler söylerim. Biz bu olanları bir hesapla işine götürmememiz lazım. Takımımız bir ivme yakalamışken aşağıya çekilme çabaları çok basit kalıyor artık.

"VELİ GELİP KAFASINI BURNUMA DAYADI"

Sarı kart-kırmızı kart pozisyonundan sonra ben orta sahaya doğru yürüyordum. Artık olaylara girmek istemiyorum. Tv'lere gazetelere çıkmak istemiyorum. Oradan uzaklaşmışken benden yaşça küçük olan bir futbolcu gelip kafasını burnuma dayıyor. Bir şeyin içinde olmak istemiyorum ama bir şeylerin içine çekiliyorum. Ben de o zaman hataya hatayla karşılık veriyorum belki. Sahanın içinde olan sahanın içinde kalır, kalmalı da. İnsanlara bunların konuşulması insanlara hoş geliyor. Avrupa'da ne oluyorsa burada da aynıları oluyor.

"HERKESİ DÜŞÜNEREK KONUŞUYORUM"

"Herkesin bir bakış açısı var ama hakkaniyet yok. Benden bundan rahatsızım. Pazar günü olanlardan sonra bu hakkaniyet yok. Olaylar sıcakken konuşmanın doğru olmadığını düşünüyorum. Hatalı bir şey söyleyebilirim. Futbolun içinde bunların olduğunu Bilic de biliyor. Saha içinde tartışırız daha sonra bir yerde karşılaşırız sarılırız. Kimse kendini benim yerime koyup cümleler kurmuyor. Ben başkalarını da düşünerek konuşuyorum."

"ABARTILACAK İNSANLAR DEĞİLİZ"

"Ben bir değer olduğumu düşünüyorum. İtalya'ya gittiğimde hala yolumu çeviriyorlar. Ben eleştirilmeyecek birisi değilim. Biz de insanız, hata yapıyoruz. Hataların karşılığı da o hatalar ölçüsünde olmalı. Bu kadar abartılacak, hedef haline getirilecek insanlar değiliz."

"GÖKHAN'LA KIYASLAMAK DOĞRU DEĞİL"

"Gökhan Töre'nin pozisyonunu görmedim. Onun üzerinde konuşmamız doğru olmaz. Birçok pozisyonla alakalı görüntü serebilirim bana kart gösterilip daha sonra gösterilmeyen. Bir şey söylemem doğru olmaz. Ben küfür etmediğimi iyi biliyorum, Sayın Bilic de bunu bilmiyor."

"DESTEK ALIYORUM"

"Bazı destekler geçmişte aldım. Hala okuduğum kitaplar da var. Ailemizden dostlarımızdan da destek alıyorum. Saha içinde nabız yüksek. Kaybetmenin hoş karşılanmayacağı bir ortamda kolay değil. Eğer övülmesi gerekiyorsa da sınırlar içinde yerilmesi gerekiyorsa da sınırlar içerisinde olmalı. Bu olaylar daha da körüklüyor, futbol oynama süremi uzatıyor. Ben de düzelmeye çalışıyorum."

"TAKIMA ZARAR VERİRSEM BURADA DURMAM

"Fenerbahçe'ye zarar verdiğim düşünülüyorsa bunun kararlarını yöneticilerimiz alır. Bu takımın başarısı benim için çok önemli. Kulübün yaşadığı sorunların merkezinde kendimi hissettim. O yüzden yüksek sorumluluk aldım. Buraya zarar verdiğim düşünülürse, Fenerbahçe'nin sırtında yük olmayız. Öyle bir durum olursa burada durmam zaten. Kendime de bunun özeleştirisini yapıyorum."

"VELİ VE BILIC'LE GÖRÜŞMEDİM"

"Maçtan sonra Veli ya da Bilic'le görüşmedim. Esas aktörler futbolcu ve teknik adamlar. Bizler tartışabiliriz. Saha içinden çıkınca onu taşımak doğru bir yaklaşım değil. O yüzden onlar hakkında konuşmuyorum, konuşmam da doğru değil. Bir özür dileme, kendimizi temize çıkarma konuşması değildi. İnsanlar lütfen benim de tarafımdan baksınlar."

"LİDER OLARAK BİTİRMEK İSTİYORUZ"

"İlk 8 haftaya iyi geldiğimizi düşünüyorum. Her maç zor, ligin en iyi takımı olduğumuzu biliyoruz. Sahada bunu yansıtmamız gerekiyor. Bu yavaş yavaş yansımaya başladı. İlk yarıyı lider olarak bitirmek istiyoruz. Son 3 haftadır ağrılarla oynuyordum. Takımın yanında olmak istedim. Bununda tatsız karşılıkları oluyor. Sakatlığım geçtikten sonra da takımda yerimi almak istiyorum."



✍ AVRUPA'DA GERÇEKLEŞEN O BOMBA TRANSFER! HERKES ŞU ANDA BUNU KONUŞUYOR! 🫵 👉 BURADA
amp-next-page separator