Aykut Kocaman'dan Vardar maçının şifreleri!
|| Son güncellemeFenerbahçe'nin Vardar ile oynayacağı UEFA Avrupa Ligi rövanş maçı öncesinde Skrtel ve Aykut Kocaman basın toplantısı düzenledi.
Fenerbahçe'nin Vardar ile oynayacağı UEFA Avrupa Ligi rövanş maçı öncesinde Skrtel ve Aykut Kocaman basın toplantısı düzenledi.
Vardar karşısında turun formülünü de veren Kocaman, "Turu geçmek için en az 2 gole ihtiyacımız var. Yarınki maçta da hedefleyerek devam edeceğiz. Atmak önemli ama yememek, atmak kadar önemli. Yemediğimiz her dakika atacağımız 1 gol turu ortaya getirecektir. Dolayısıyla, 2-3-4 tane ya da rakamlar söylemeyelim, öncelikli adam yememek. Yemeden atarsak tur ortaya gelecek. Sonrası irade, irade, irade, isteme ve ötesi" dedi.
Yeni transferleri takıma monte etmeye çalıştıklarını vurgulayan Kocaman, "Açıkçası yaşadığımız dönem, büyük bir sürpriz değil. 9-10 oyuncu geldi. Onları adapte etmeye çalışıyoruz. Yeni bir oyun inşa ediyoruz. Pek çok sıkıntı var. Bu dönemin sıkıntısız olmayacağını düşünmedim. Bu sıkıntılı dönemi geçirirken, kabul edilebilir skorlar istiyordum. Bu dönemi idare etme açısından bir takım skor beklentilerim vardı. Bu olmadı. Son 3 maçta kalemize 20 şut atıldı. Ortalamanın altında sayılır. Kaleyi bulan şut sayısı 8. Yediğimiz gol sayısı 6. Şöyle, son 3 senenin rakamlarına baktım. Ligimizde atılmış şut ve gol sayısı. Birbirine yakın rakamlar çıktı. Hemen hemen 8 şuttan 1'i gol buluyor. Kaleyi bulan şutlardan 3.5'da 1 gibi bir ortalama var. Bizim maçlarda atılan her şut gol oluyor. Oyuncu üzerinden gidebiliriz bunu açıklamak için" şeklinde konuştu.
"ŞU ANDA ÇALIŞMAKTAN BAŞKA ŞANSIMIZ YOK"
Şu anda çalışmaktan başka şanslarının olmadığını ifade eden Kocaman, "Hayatın içinde kontrol edebildikleriniz var, bu oyunun içinde de var. Kontrol edemedikleriniz faktörler var, futbolda da böyle. Bu hata oranı böyle gitmeyecek. 3 senelik periyoda bakınca rakamlar birbirini yakalıyor. Pek çok şey birbirini izleyen yörüngede gidiyor. Yeni şeyler, yeni oyuncular ve yeni düzen yaratırken bu durumlar sıkıntı oldu. Hayatın içerisinde bu dönecek. Böyle gitmeyecek. Bir ortalama var. Sabırla, inatla, bilgiyle çalışarak, sürekli tekrar yaparak bu ortalamaları kendi lehimize çevireceğiz. Şu andan itibaren başka bir şansımız yok" dedi.
MEHMET TOPAL VE JOSEF DE SOUZA KONUSU...
Mehmet Topal ve Josef'in yan yana oynamasını da değerlendiren Kocaman, "Psikolojik olarak, bu düşünceyi dışlamak reddetmek mümkün değil. Sportif olarak bakılınca, başka bir gerçek karşınıza çıkıyor. Sadece Fenerbahçe'nin değil, futbolun da bir gerçeği var. Futbol topla oynanan bir oyun. Topun hakimiyetini ve kullanma kalitenizi ne kadar artırırsanız o kadar başarılı ı oluyorsunuz. Topu kullanmak kadar topu kazanmak da önemli. Problemler olduğu zaman tek odaklı oluyoruz. Ana problemimiz bu gibi görünüyor. Fenerbahçe'nin temel problemi, sadece Josef ve Topal'ın yanyana oynaması değil, oyuna bakış ve sonuca gitme anlamında öndeki oyuncuların skor yapma sıkıntısı var. Bu oyuncular birincil olarak skordan sorumlu oyuncular değil. Bu işin iki boyutu var. Bunu çözmek için çalışıyorum. Bir şeyleri bozarak yapmak değil, olanın üstüne çıkıp yapmak daha sağlıklı. Bu benim tarzım. Bunun farkındayım. Bunun için çaba harcadığımın bilinmesini istiyorum" ifadelerini kullandı.
"BİR KAÇ MAÇ DAHA BENZER SIKINTILAR YAŞANABİLİR"
Fenerbahçe'de birkaç hafta daha benzer sıkıntılar yaşanabileceğini belirten Kocaman, "Yüksek irade, çalışma ve kalite var bu takımda. İçerideki son 2 maçımızda Graz ve Trabzonspor maçlarında, harika bir enerjisi olan taraftar grumuz var. Bu enerjinin zaman zaman tepkisel bir hali de var. Çoğu zaman takımı ittirdiler. Yediğimiz ikinci gol, çok yıkıcıydı. Taraftarı da aşağı çekti. Ona net bir reaksiyon verdi taraftar. Fakat, taraftar ayağa kalktı ve takımı diriltti. Takımın son 15-20 dakikasındaki kuvvetli halinin ana etkeniydi taraftar. Hayatın içinde bilemediğimiz nedenler de var, şanssızlık, tesadüf vs. Bütün bunların ötesinde bunu aşabilme gücü, yeteneği, iradesi ve taraftarın kuvvetli enerjisine sahibiz. Fenerbahçe, buradan çıkma isteğini gösteriyor Fenerbahçe, Birkaç maç daha benzer görüntüler olabilir. Sıkıntılar olabileceğinin farkındaydım, gözlemliyordum" şeklinde konuştu.
"EN KÖTÜ ŞEY PROTESTO EDİLMEK"
Futbolcu için en kötü şeyin kendi taraftarınca protesto edilmesi olduğunu vurgulayan Kocaman, "Benim bu antrenörlükteki en büyük avantajım, uzun bir futbolculuk dönemim oldu. 16 yıl profesyonel futbol oynadım. Oynadığım dönemdeki duyguları mümkün olduğu kadar unutmamaya çalıştım. Anlamaya ve aktarmaya çalışıyorum. O günküler ile bugünküleri harmanlamaya çalışıyorum. Ne olursa olsun, herhangi ahlaki bir problem olmadığı sürece en büyük futbol yükü, sıkıntı, sorun kendi taraftarı tarafından protesto edilmek. Bu sadece Fenerbahçe'ye ait değil. Tüm takımlar, tüm futbolcular için böyle. Bunun yarattığı sonuçlar, sorumluluk almaktan kaçmaya varıyor. Protestodan kaçmak için sorumluluk almamaya çalışıyorlar. Bu birkaç oyuncuya çıkınca, son dakikalardaki son nefes problemi ortaya çıkıyor. Son nefesini tutan maçları kazanır. Erken protesto edilmemek için sorumluluğu bırakınca oyuncu, güç dengeleri değişiyor. Bunu kırmak, yıkmak bizim elimizde. Önce iyi sonuç almaya çalışacağız. Bu dönemi hızlı ve kısa bir şekilde atlatmalıyız. Sonra da bu sonucun üzerine oyuncu, taraftar arasındaki birbirini çoğaltan ve birbirini iten durumu güçlendireceğiz. Başka da şansımız yok. Bizim işimizin bir parçası da inancı ve iradeyi ortaya koymak" dedi.
Bireysel hatalardan uzaklaşmaları gerektiğinin de altını çizen Skrtel, "Oynadığınız maçlarda iyi skor alabilmeniz için geride sağlam, önde daha etkili olmanız gerekiyor. Yediğimiz goller ise hatalardan, bireysel hatalardan kaynaklanıyor. Bizim yapmamız gereken bu hataları önlemek. Nasıl yaptığımızı anlayıp ona göre çalışmak. Yarın tek düşüncemiz bu olacak. İlk maçta oynadığımız gibi oynar, yine fazla gol pozisyonu bulur değerlendirirsek başarılı bir sonuç alırız" dedi.