Geri
İleri  

Baptista, Rosicky gelir
Lugano GS olabilir

Yazmayayım onlar da meslektaş diyorum ama meslektaşlar kantarın topuzunu kaçırıyor.

Medyaya bakıyorum evlere şenlik…
Yazmayayım onlar da meslektaş diyorum ama meslektaşlar kantarın topuzunu kaçırıyor.
İşte Galatasaray’ın üzerine oynayan malum gazetelerden alıntılar, aman aldanmayın, aman kanmayın;

8 Ağustos 2010 Vatan
Arda bu hafta yolcu
(Manşet)

9 Ağustos 2010 Vatan
Pino akıl karıştırdı
İlerleyen yaşlarda ‘kıkırdaklarında sorun yaşayabilir’ teşhisi konulan Pino’nun bu durumu camia içinde huzursuzluk yaşanmasına neden olurken, genç orta saha için ‘müzmin sakat’ benzetmesi yapılıyor.
……………………………………………………

8 Ağustos 2010 Hürriyet
Yeni transfer Pino 1 ay yok
Pino’nun sağ üst arka adalesinde yırtık tespit edildi. Pino bir ay yok.

9 Ağustos 2010 Hürriyet
Pino bile bile lades
Cimbom’un Kolombiyalısı adalelerindeki problem bilinmesine rağmen transfer edilmiş.
(Manşet)


(El insaf; her iki gerçek dışı haber de Vatan Gazetesi çalışanlarının Galatasaray’a duyduğu kinden kaynaklanan saldırıdır. Hürriyet Gazetesi de Vatan’a eşlik etmektedir. Resmen teşkilat!)

Diğer gazetelerde Arda haberi hiç yok.
Pino haberi de küçük haber olarak tek sütuna var.

Takdir okuyucularımındır…

Lugano Galatasaray’a gelir mi'
Salı akşamları 22.00-24.00 arası program yaptığım Beyaztv’de iki hafta önce söyledim;
Lugano Fener’de kalmaz gider!
Çok da iyi olur.
Bu Lugano denen adam kaç yıldır transfer döneminde Fenerbahçe’yle dalga geçiyor. Yaptıkları çizmeyi aştı.
Hani ne diyorlardı Fenerliler Ali Şen’e;
Sen bizim babamızsın sen ne dersen o olur.

Şimdi de;
Lugano ne derse o olur!




Lugano gitmek için yine yol yapıyor.
Young Boys’a elenen Fenerbahçe’de baş sorumlu Lugano’dur.
Sakatmış!
Geçiniz!
Lugano kafadan sakat. Her sene bir bahane bulup Fenerbahçe’yi kahrediyor.

Lugano sakat olsa Uruguay’ın yarı final maçında oynayamazdı.
Takım arkadaşı Suarez, Ajax’ın eleme maçlarının ikisinde de oynadı. Ajax tur atladı.
Lugano ise sakatlığını bahane edip Fener’de oynamadı! Fener elendi.
Lugano başka takıma transfer olacağı için Fener’in ön elemelerinde oynamadı ki gideceği takımda Avrupa yolu kapanmasın!
Lugano şeytan!

Aykut Kocaman takımda reform yapıyorsa öteki futbolculara kötü örnek olacak Lugano’yu hepsinden önce takımdan kazımalı.
Ka Kazım’dan da önce.
Bunlar takımlarına dinamit koyan oyuncular.

Ancak Lugano iyi futbolcu.
Karakteri biraz sapmalar gösteriyor, çok da agresif ama Lugano çok iyi bir defansör.
Her takıma yarar.
Bir laf vardır;

At sahibine göre kişner!

İster misiniz Lugano Galatasaray’a gelsin.
Galatasaray’da bunları yapamaz. Yaparsa şutlanır. Galatasaray futbolcusuna esir olmaz.
Lincoln, Caner, Keita, Tanju, daha eskilerde Kosecki nasıl postalandıysa Lugano da anında şutlanır.
Onun için de Galatasaray’da oynar.
Neill-Lugano ikilisi ligin tozunu atar.

Sözleşmesinde şöyle yazılıymış;
Lugano üç milyon euro getirirse istediği takıma gider.
İster misiniz Adnan Polat İtalya’da Baptista ve Lugano’nun ikisinin de işini bitirsin!
Boşuna mı gitti Polat oraya…
İlginç durumu toparlamaya…
Ne demişti Adnan Polat, Stoch’un Fenerbahçe’ye transferinden sonra…

‘Zamanı gelir biz de misilleme yaparız.’


Benim burnuma kötü kokular geliyor.
Lugano boşuna oynamadı ön elemelerde…

Amma….
Bana sorarsanız Galatasaray Lugano’yu almasın.
Ka Kazım da Galatasaray’a gelecekmiş…
Galatasaray onu da almasın.

İki büyük kulübümüz; birinin lanetlediğini kapmasın.
Bunlar bulunmaz Hint kumaşı değil.
Büyük takımlar birbirinin gözünü oyacağına birbirlerine destek olsunlar.
Dostluk bir futbolcuya değişilmez!

Bu iş bana ters geliyor.
Lugano-Neill çok iyi olur ama;
Ne Şam’ın şekeri ne arabın yüzü…

Arda ve Elano

Arda kesin gitmez!
Elano hala pazarlanmakla meşgul.
Oysa Elano Galatasaray’da kalmalı.
Rijkaard da Elano’yu istiyor ama Elano para kapısı. Galatasaray istediği ücreti bulursa Elano gider.
10 milyon euroyu getirsin Elano gider.
O parayla Elano’nun yerine ondan daha verimli iki oyuncu gelebilir.
Bunlar hep hesap işi.

Elano gitmezse yanına gelecek yeni oyuncularla geçen seneden çok daha başarılı olabilir.
Elano iyi adam ama şu kese konusu olmasa…


Baptista iki kişilik oynar
Baptista’yı çok beğeniyorum. Futbolun iki yönünü de oynuyor. Hem orta alanda top kullanan adam hem golcü… Böyle adam bulmak zor.
Baptista; bir bedende dört ayak, iki kafa…
Hele bir de yanına Rosicky gelirse…

Ledesma ve Rosicky birbirinin alternatifi…

Galatasaray kendini sağlama almak için Ledesma’yı elinde koz olarak tutuyor.
Amaç; Baptista ve Rosicky.
Onlardan biri olmazsa Ledesma devreye girer.
Durum budur.

Rosicky mükemmel bir futbolcu.
Mükemmelliği şudur;
Rosicky’yi isteyen hoca Arsene Wenger.
Wenger kötü adam üzerinde durmaz.
Rosicky’yi Galatasaray’a bırakmayan da odur.
Şayet Galatasaray Rosicky’yi almayı başarırsa ki başarır gibime geliyor. Kanaatimi kuvvetlendiren de şudur; Baroş’la sözleşme iki sene uzatılıyorsa, Baroş’la Rosicky’nin meneceri de aynıysa, bunlar da Çekse…
Neden Rosicky Galatasaraylı olmasın.
İşte o zaman Galatasaray tutulmaz olur.

Pino, Lorik Cana, Baptista, Rosicky, Baroş, Arda
Wawww…
Yedekleri daha demedim.

Bekleyin iki gün içinde transfer bitecek
Baptista’yı neredeyse bir ay önce dedim, son noktaya ancak geldi.
Baptista tamam diye;
Yeni Şafak’ta yazdım…
Sporx’te kaç kere yazdım…
Beyaztv’de söyledim…
Biliyorsunuz garanti olmadan yazmam.
Bende palavra yok!

Transfer gecikmiş falan da değil.
Alınacak futbolcuların hepsi hazır. Geleni koy takıma oynasın!

Galatasaray; 2012’de UEFA’nın başlatacağı, borçlu takımlara lisans verilmeyecek kriterine uymak için bugünden tedbirli davranıp kulüp içi mali disiplin için uğraşıyor.
Transferin uzamasının sebebi budur.
Lorik Cana daha aylar önce okeylenmişti ama Adnan Sezgin’in ısrarlı takipleriyle 7 milyon lira isteyen Sunderland sonunda 4.5 milyon euroya peki dedi, Lorik Cana Galatasaraylı oldu.
Transfer sabırsız olmuyor.
Olursa hatalar da peşinden geliyor.

İlgililerin dediğine göre iki-üç gün içinde Galatasaray’da transfer bitecek.

Şimdilik kaleci de istenmiyor. Aykut ve Ufuk’la devam edilecek…

Gerekirse daha sonra kaleci de bakılacak.
Gerekirse…

Karpaty Lviv Galatasaray için kolay rakiptir.

Esas bilgi Mircea Lucescu’dan gelebilir.
Rahat olun.

Beyin fırtınamdan çıkanlar
Aziz Yıldırım topu Aykut Kocaman’a atarak en doğrusunu yaptı.
Fener’in bu hale gelmesinde Yıldırım Yönetimi’nin sorumluluğu çok.
Aykut’un ise hiç suçu yok!

Daum’un geliş gidişi,
Güiza’nın halleri,
Ka Kazım’ın geri gelişi,
Lugano rezaleti,
Bilica felaketi,
Gökhan Gönül varsa iyi yoksa felaket durumları,
Alex’in bitmek tükenmek bilmeyen tartışılması,
Semih’in üvey mi öz mü olduğu…
Bunları da ancak Aykut Kocaman çözer.

Aziz Yıldırım hataları düzeltmek için Aykut’u görevlendirerek kendi geri çekildi.
Aziz Yıldırım’ı kutlarım. Çok doğru yaptı.
Her ne kadar,
İti öldürene sürükletirler dense de…
Aykut Kocaman’ın kendi takımını kendi kurması ve Başkan’ın hocasını koruması çok daha iyidir.

Tek sakınca vakit kalmadı.
Transfer bitmek üzere Fenerbahçe daha yeni yapılanıyor.
Ama hayatta hiçbir şey için geç kalmışlık olmaz!
Aykut bu işi başarır.

Ancaaaak;
Başkan Aziz Yıldırım’ın;
İki sene sonra yokum, demesi akla başka soruları da getiriyor.
Acaba Başkan da UEFA kriterlerine uymak için para musluklarını kısıp, cepten harcadıklarını bu süreçte geri almak mı istiyor'
Bekleyip göreceğiz ama Fenerbahçe zorda.
Artık sabır limiti doldu.

PAOK maçı kolay değil.
Ben PAOK güçlüdür demiyorum.
Fener’e güvenmiyorum.

Trabzonspor şaha kalktı
Şenol Güneş’in faydaları yavaş yavaş ortaya çıkıyor.
Liverpool’un rakip olarak çıkması bile Şenol Güneş yüzünden…
O zaman kaledeydi, şimdi hoca olarak kulübede…
Eminim farkını ortaya koyacaktır.

Bursaspor maçında Trabzon’u alkışladım.
Mevsim başı ve eksik olmasına rağmen mükemmel mücadele ettiler. Süper Kupa’yı Bursaspor’un elinden alışları iyi çalışmış olmanın bedelidir.
Trabzon taş gibiydi.
Gereksiz sertliklerini de hoş karşılamadığımı söylemek isterim.
Alkışlarım ise hat-trick yapan Teofilo’ya…
Durdu durdu turnayı gözünden vurdu!



Lafın özü şudur;
Geçen senenin bir yerinde Şenol Güneş takımın başına geldikten sonra Türk futbolunda bakın neler oldu;
Trabzon ligde süratle yukarılara tırmandı.
Türkiye Kupası’nı finalde Fener’in elinden aldı.
Ligde Fenerbahçe’yi son maçta şampiyonluktan etti, Bursaspor şampiyon oldu.
Trabzonspor geçen hafta Bursaspor’u yenerek Süper Kupa’yı aldı.
Bunlar az iş değil.
Türk futboluna bu sene damgasını vuran takım Trabzonspor’dur.
Tebrikler…

Beşiktaş ve Q7 ile Guti14

Bu sene Çarşı dedin mi tek cevap gelecek tribünlerden…
En büyük Kartal!
Q7 ile G14  bence matematik olarak mükemmel,
Fizik olarak da mükemmel olurlarsa…
Taktik disiplin olarak da mükemmel olurlarsa,
Beşiktaş tutulmaz!

Bir de golcü gelirse Beşiktaş uçar!
HJK Helsinki
BJK’ya hafif gelir…

Villareal’e kaptırılan Moral Kupası beni üzdü.
Mevsim başı böyle kupalar dsandik gibi gözükür ama seneye ödüllü başlamak büyük bir moraldir.,
Kupa’nın basiti zoru, hak edilmişi tesadüfü olmaz!
Kupa Kupa’dır.

Beşiktaş’ın genç kalecisi Cenk çok güzeldi ama çok acemi Kupa onun yüzünden gitti.
Maç iöçinde çok iyiydi ama penaltılarda acemiliği ortaya çıktı.
Daha çocuk.
Her penaltıda kendini bir tarafa attı!
Golleri bedavaya yedi. Yerinde dursa top üstüne gelecek.
Biri ona kaleciliği öğretmeli.

Schuster’e güveniyorum. O kül yutmaz gibime geliyor.
Bu sene Beşiktasş çehre değiştirecek.

✍ AVRUPA'DA GERÇEKLEŞEN O BOMBA TRANSFER! HERKES ŞU ANDA BUNU KONUŞUYOR! 🫵 👉 BURADA
amp-next-page separator