Draymond, Durant'le kavgasını tüm detayıyla anlattı!

Golden State Warriors yıldızı Draymond Green, eski takım arkadaşı Kevin Durant'le geçtiğimiz sene yaptığı sözlü münakaşayı tüm detayına kadar anlattı.

Durant, Warriors ile geçirdiği üç sezonluk zamanda iki kez şampiyonluk kazanıp, iki kez de Finaller MVP'si ödülünü kazanarak, kendisini tüm zamanların en iyi oyuncularından biri olarak tarihe yazmayı başarmıştı.

Lakin, kendisinin Warriors hikayesi beklenenden daha farklı sona ermişti. Takımdan ayrılıp Brooklyn Nets'e gittikten sonra, KD takımda dışlandığını hissetmesinin ve gitmek istemesinin, Draymond ile meşhur sözlü atışması sonrası olduğunu söylemişti.

Eski NBA oyuncuları Matt Barnes ve Stephen Jackson'ın sunduğu "All the Smoke" isimli podcastte konuk olan Draymond, Durant'in kendisi yüzünden gittiği argümanına karşı çıktı ve aralarında geçen sözlü atışmayı tüm detayıyla anlattı.

Draymond, olayı şu şekilde özetledi:

"Senenin başlarında, Bob'a (Warriors'ın genel menajeri Bob Myers) ve Steve'e (Koç Steve Kerr), 'Kevin'le şu sıralar sıkıntı yaşıyorum. Yardıma ihtiyacım var. Bu sinir bozucu ve yardıma ihtiyacım var.' demiştim. Kimse hiçbir şey yapmadı. Yani o noktada sıkışıp kalmış gibiydim, ama sorun yoktu."

"Clippers'la oynuyorduk ve beni tanırsınız, ben her türlü yanındayımdır, senin için bir şeyleri üstlenirim, medyada suçlamayı üzerime alırım, senin için uzaklaştırma cezasını da alırım, ceza öderim, teknik faul de alırım, her ne olursa yaparım. Ama karşılığında, senden tek beklediğim, yanımda olduğunu bilmek."

"Bench'e geldi ve bench'e vurup 'Pas ver bana.' dedi. 'S**tir git' dedim, 'Koş a***a k***m o zaman.' 'Söylediğimi duydun' deyip sandalyeye yine vurdu, 'Bana pas ver' dedi. 'Kendine gelsen iyi olur' dedim. 'Kiminle konuştuğunu sanıyorsun, bilmiyorum' dedim.

"Hatırlamanız lazım, takımın nabzı bendedir. Organizasyonun nabzını ben tutuyorum. Az çok ayrılacağını da biliyorum. Bu arada, burada sana en yakın adam da benim. Bir sıkıntı olduğunda, hayatında bir şey kötü gittiğinde, konuşacağın kişi benimdir. Öyle bir ilişkimiz var. Neyse, orada dedim ki 'Kiminle konuştuğunu zannediyorsun? Ben senden önce de burada All-Star'dım. Ne zamandır oynuyorum. Oynamayı bilmeyen küçük adamlarla konuşur gibi konuşma bana. Koskoca adamım."

"Sonra bana küfretmeye başladı, ben de ona ettim. Ardından DeMarcus beni kalabalıktan geriye çekip 'Sakin ol.' dedi, 'Ne demek istediğini anlıyorum, ama sakin ol. İleri gittiniz.'"

"ÖZÜR DİLEMEMİ İSTEDİLER, DİLEMEDİM"

"Uçakla indiğimizde Steve Kerr ve Bob Myers'la buluştum. Nişanlım da takım uçağında bizimle birlikteydi, arabada oturuyordu. Klimayı açtım, o da arabadaydı ve bu buluşmanın kısa süreceğini düşünüyordum. Havaalanında 1 saat 45 dakika onlarla görüşmüştüm."

"Ve bana aşağı yukarı haksız olduğumu ve özür dilemem gerektiğini söylediler. Ve onlara söylediğim de şuydu: Evet, olay aşırıya kaçtı ama bunun kimseyi şaşırtmaması lazım. Ben size önceden bunları söylemiştim. Ama bana özür dilemek zorunda olduğumu söyleyip durdular. 'Dilemiyorum' dedim. Zaten adam gitti gidecek. Söylediklerimde ciddiydim. Söylemek istediğim şeyi söylediğim için özür falan dilemem."

"Bir saat 45 dakika sonra, 'Eve git, sabah tekrar görüşelim. Üzerine düşün, belki fikrin değişir.' dediler. Sonra buluştuğumuzda 'Özür dileyecek misin?' dediler. 'Dilemeyeceğim' dedim. Steve de dedi ki 'Tamam, bu geceki maç için sana uzaklaştırma vereceğiz.' Yok pardon, Bob söylemişti.

"Gülmeye başladım. 'Vereceğin cevabın bu olmasını beklemiyordum.' dedi. Ben de 'Bence Kevin'i tutmak için beni uzaklaştırıyorsunuz, iyi hissetsin diye bunu yapıyorsunuz. Ki bence bu saçmalık. Hayatımda bir oyuncunun, başka bir oyuncuyla tartıştığı için uzaklaştırma aldığını hatırlamıyorum.' dedim."

"Onlara, beni uzaklaştırmanın bir hata olduğunu söyledim. Çünkü bunu düzeltebilecek tek kişi bendim. Yine de cezayı verdiler. Sonra aramızı biraz düzeltmeye çalıştım, ama hiçbir zaman eskisi gibi olmadı. Ama bence, o olaydan önce de aynı değildi, son bir senedir de aynı değil. Kötüden daha kötüye gitti."