Geçen sezondan bu yana şüphesiz tempo düşürmüş olan Golden State Warriors, çoğu insanın algısında 'daha kötüye giden' bir takım olarak yer alıyor. Bunun aksini nasıl ispat edebiliriz?
İyi olanı karalamak, insan ırkının yüzyıllardan beri yapmaktan vazgeçmeyeceği ve bundan yüzyıllar sonra torunlarımıza aktaracağımız genetik özelliklerden biri. Meyve veren ağacı herkes 100 yıl önce de taşlıyordu, bugün de taşlıyor, yarın da taşlayacak. Bunun değişmesi pek olası gözükmüyor.
NBA tarihinin kağıt üzerinde en benzersiz kadrolarından birine sahip olan Golden State Warriors ekibi, şu sıralar izleyiciler tarafından en çok eleştiriye, geçen sezonki tempolarında olmamaları konusunda maruz kalıyor.
Kadrolarına Kevin Durant gibi tarihin en ölümcül skorerlerinden birini ekleyen Warriors, birçok kez yazdığımız gibi, bu hamle için bir sürü bench oyuncusundan vazgeçmek zorunda kalmıştı. En önemlisi de 2 çember savunucusu oyuncusundan. (Andrew Bogut, Festus Ezeli)
Şu anda sezonda 33-6 serisiyle devam eden Golden State açıkça gördüğümüz gibi geçen sezonla aynı tempoda ilerlemiyor. 'Daha kötü' olarak lanse edilmelerine ve hala bir şeyleri deneme aşamasında olan bir takım olmalarına rağmen ligin zirvesinde yer alıyorlar.
Peki Warriors sanıldığı gibi, Durant sonrası kötü mü oldu?
Hayır. Warriors geçen sezon maç başına 114.9 sayı üretiyordu, bunun karşılığında da potasında 104.1 sayı görüyordu. Bu sezon bu rakamlar, attıkları 117.3 ve yedikleri 105.4 şeklinde.
Bu algının oluşmasının en büyük sebeplerinden biri, geçen sezona resmen damgasını vurmuş Stephen Curry'nin bir adım geri çekilmesi ve kullandığı şut sayısının azalmasıyla daha az sayı üretmesi.
Curry, MVP olduğu geçen sezonda maç başına 20.2 şut deniyordu. Bu sezon bu rakam 17.4 şeklinde. Haliyle, bulduğu basket sayısı da tam olarak 2 azalmış durumda. (10.2-8.2) Zaten geçen sezonki 30.1 sonrası bu sezon 24.1 sayı üretmesi, durumu daha iyi açıklıyor.
Kevin Durant ise aslında bakıldığında geçen sene OKC'de yaptığına nazaran biraz geri adım atmış durumda. Sezonda 26.0 sayı ortalamayla oynayan Durant, geçen sezon maç başına 9.7 basket buluyor ve 28.2 sayı üretiyordu. Bu sezon, geçen sezona oranla maç başına 2 şut daha az kullanan Durant, maç başına 9.1 basket buluyor. Ve %53 gibi harika bir yüzdeyle bunu başarıyor.
Takımı Durant'in 'take-over' yaptığı algısı hiç yanlış bir algı değil. Ama sahada izleyince öyle bir durum olmadığını, izleyenler bilecektir. İnanılmaz top paylaşımı yapan takım maç başına 31.0 asist ile lig lideri konumunda. Durant'in şut sayısının azalıp efektifliğinin azalmamasının ve yüzdesinin yükselmemesinin sebebi de bu. Durant, eskisi kadar birebir pozisyona girmiyor, girmek de istemiyor.
Bunun yanında Durant, sezonda takımın sayı (26.0), ribaund (8.7) ve blok lideri (1.7). Çember savunucusundan yoksun bu takımda, Durant o görevi bile edinmiş gözüküyor. Yapmadığı şey yok.
KLAY FEDAKARLIK EDECEK DEDİLER, GRAM ETMEDİ...
"I ain't sacrificing s**t" (Fedakarlık falan etmiyorum) diyen Klay Thompson, bakıldığında geçen seneden bu seneye çok fedakarlık etmişe benzemiyor. Hatta bunu insanların gözüne sokarcasına, geçen sene kullandığı ve isabet bulduğu şut sayısı noktası virgülüne kadar aynı!
Klay geçen sezon maç başına 17.3 deniyor, 8.1'inde isabet buluyordu. Bu sezon da 17.3 deneyip 8.1 isabet buluyor. Yüzdesi bile aynı. %47 ile şut atıyor.
Ammavelakin, sayı ortalaması 22.1'den 21.3'e geriledi. Bunun da nedeni büyük ihtimalle geçen sezona nazaran daha az isabet bulduğu üçlük isabeti. Geçen sezon maç başına 3.5 üçlük isabeti bulan Klay'in bu rakamı, bu sezon 3.0.
GREEN DE FEDAKARLIK GÖSTERDİ, İYİYE BİLE GİTTİ
Hücumda 1 adım geri atmaya karar veren (durumunda kalan) diğer bir isim ise takımın dinamosu Draymond Green. Green maç başına 14.0 sayıdan, 10.9 sayıya geriledi, fakat bunu hiç problem etmediğini de defalarca söyledi. Hatta ve hatta, asıl hedefinin Yılın Savunmacısı ödülünü kazanmak olduğunu da aynı şekilde hep söyledi.
Green bu sezon, geçtiğimiz yıla göre 1 ribaund daha az alıyor (9.5-8.5, Durant etkisi) ve 1 şut daha az kullanıyor. (Bu da Durant etkisi) Asist oranı da neredeyse aynı. 7.4'den 7.5'e çıktı.
Savunma tarafında, bu dediğini destekleyecek işler yapan Green, geçen sezona kıyasla 1.5 top çalma yerine 2.1 top çalma oranıyla oynuyor. Green maç sonlarında korkusuzca toplara uzattığı elleriyle Warriors'a birkaç maç kazandırmıştı. Kendisinin oyunun bu alanına yönelmesi, takım açısından daha yararlı da oldu denilebilir, keza takım geçen sezona göre daha çok sayı atıyor ve sadece 1 sayı daha çok yiyor. Neredeyse 3 fazla atıp 1 az yiyorlar. 3-1 rakamları yakın zamanda Warriors'ın pek işine gelmemişti, ama bu aralar geliyor.
Warriors geçen sezona göre daha çok mağlubiyet aldığı için, (Bu tempoda) Curry ve Draymond hafif geri adım attığı için ve doğru dürzün bir çember koruyucuları olmadığı için oluşan bu algının, sanıldığı kadar büyük bir dava olmadığını ve asılsız sayıldığını rakamlarla da görmüş olduk.
Durant'in bir takımın yapısına nasıl etki gösterebileceğini ve değiştirebileceğini de canlı seyrediyoruz...
Warriors daha kötü diyemeyiz, fakat sadece Curry - ve ara ara az ve öz Klay - show izlediğimiz bir takım olduğu yapısından uzaklaştı o kadar. Fizikselliğinden ödün verdi, daha da kısaldı. Durant yer kaplayacağı için, takımın diğer üyeleri kendisine biraz yer açtı ve fedakarlık etti. (Klay dışında)
Bu durumu da başarısız olarak değerlendirmek vicdansızlık olur. Kendileri sezonda zirvede yer alıyor...
YAZI: DOĞUŞ ÇİFTÇİ