Melo forması aldınız mı?
Galatasaray Arena’da yine çuvalladı! Karabükspor yenilgisinden sonra Gaziantepspor beraberliği de çaresizliğin yaftası olarak Terim’in boynuna asıldı!
Galatasaray Arena’da yine çuvalladı! Karabükspor yenilgisinden sonra Gaziantepspor beraberliği de çaresizliğin yaftası olarak Terim’in boynuna asıldı!
Galatasaray Arena’da yine çuvalladı!
Karabükspor yenilgisinden sonra Gaziantepspor beraberliği de çaresizliğin yaftası olarak Terim’in boynuna asıldı!
Terim maç sonrası; ‘Avrupa maçlarının öncesinde ve sonrasında puan kayıplarına alıştık…’ dedi.
Vay vay vay… Bu alışkanlık haline geldiyse yandık.
Galatasaray grupta 6 maç oynuyor. İnşallah sonrasında da en azından bir 6 maç daha oynar…
Toplam 12 maçın öncesi sonrası 24 maç eder…
Demek Galatasaray bu 24 maçta kim bilir daha ne puanlar kaybedecek!
TAKIMIN GOL YEMESİNE ÇAREYİ KİM BULACAK?
Bir buçuk senedir Galatasaray’ın başında olan Terim hala bu takımın ilk 11’ini bulamamışsa…
Hala takımın savunmasını oturtamamışsa…
Hala leblebi gibi goller yiyor, zor gol atıyorsa bunun sebebi doğrudan teknik heyettir.
Eğer bu Melo ve Engin dünyada başka bir takımda oynasın bilin ki o takımın hocası Terim’dir!
Eğer bu Terim Avrupa’da bir başka takımı yönetsin bilin ki o takımın başkanı Ünal Aysal’dır.
Galatasaray’ın bu görüntüsünün başka izahı olamaz!
Merak ediyorum; Galatasaray’ın bu durumdan kurtulmasına çareyi kim bulacak?
Aysal mı?
Terim mi?
Ali Dürüst de ‘Terim üzerinden oyunlar oynanıyor’ diyeceğine, koca Galatasaray oyun oynamıyor onu da bir görsün!
Ünal Aysal da bu takımla ve hocasıyla gurur duymaya devam etsin!
TOP YİNE GALATASARAY'DA KALMIŞ!...
Gaziantepspor oyunda % 39’la topa daha az hakim olan taraf, ama Galatasaray’dan 3 kilometre daha fazla koşmuş! Deplasmanda öne de geçmiş… Alkışı da almış.
Galatasaray maç içinde verimsiz Burak’ın şahane golüyle ancak beraberliği yakalayabilmiş.
Takımın en iyi oyuncusu Elmander de ikinci yarı oyuna sokulmuş!
Muslera maçı sakat sakat bitirmiş…
Muslera’nın yediği gol de sakat bacak ürünü! Dany’nin ayağından seken topa yetişememesi sakat bacak üstünde yaylanamamasından!... (Pozisyona bakınız görürsünüz!)
Dany yine kendi kalesine gol atmış!
Eboue ikide bir yere yatmış!
Melo iki sarı kartla oyundan atılmış.
Engin’in atılmasına ramak kalmış.
Burak, kart göstermesin diye hakemin bileğine yapışmış,
Galatasaray dağılmış!
Bunların analizi çok açık ve net;
Terim’in asi, kavgacı ve agresif ruhu oyuncularıyla birleşince Galatasaray’ın oyun aklı dumura uğramış!
Şimdi hala ManU’yu tek golle yendik, tarih yazdık diye sevinelim mi?
Galatasaray Süper Lig’in dibindeki takımlara ikişer üçer puan kaybediyor ona üzülelim mi?
ELMANDER TAKIMIN GURURUDUR
Ne yazık ki Terim, Elmander’i tercih etmiyor, çünkü onun asla vazgeçmediği kavgacı adamları Melo ve Engin var. Onların varlığı Elmander gibi bir beyefendiye takımda yer bırakmıyor.
Elmander üvey evlat.
Oysa Elmander; en iyi futbol formasyonuna sahip oyuncu, çok iyi bir profesyonel ve bu ülkenin özlemini çektiği gerçek bir centilmen.
Gaziantepspor maçında kaç kez arkadaşlarını yatıştırdı. Araya girdi onları teskin etti.
Melo ve Engin’i hakemin yanından uzaklaştırdı. Rakibe her an pres yaparak görevini en iyi şekilde yaptı. En sonunda da maç bittiğinde Engin hala hakeme dalarken Elmander hakemlerin elini sıkıyordu…
Elmander bu takımın gururudur.
Gururu olduğu kadar da en önemli görev adamıdır ama ne yazık ki takımda zoraki yer buluyor.
BU KADRO ELLİ MAÇ OYNASA DA NAFİLE!...
Burak’la Umut yan yana oynamaz!
Bu iki oyuncunun kreatif hiçbir becerisi yok. On metre top süremezler… Adam geçemezler.
Eylemleri sadece boş toplara tek vuruş yapmaktır.
Galatasaray takımı Burak ve Umut’la daima rakibin kucağına düşer! Golleri de anlık zevktir, futbol adına takıma kattıkları hiçbir değer yoktur.
Galatasaray bu ikiliyle daima sahada on kişi oynar!
Sağ ve sol kanatlar işlemiyor.
Riera ve Eboue tek başlarına çaba sarf ediyorlar ama takım oyununa yetmiyor. Onları anlayan da pek yok, onların fizik performansları da pek yeterli değil. Eboue hep yerde…
Takım atağa kalkarken çok zaman kaybediyor. Çok top kaybediyor. Sebebi; rakibin çok adamla orta sahayı almasıdır. Galatasaray böyle takımları aşamıyor. Çünkü topla alan kat eden ve rakip geçen, fizik gücü yüksek oyuncuları yok.
Selçuk iyi gibi ama yumuşak!
Melo kağıttan tayyare…
Bekle ki penaltı kurtarsın...
Bekle ki atılsın…
Maç boyunca üç tane kontra pas atarsa ne ala… Onunla idare ediyor, oysa maç 90 dakika.
Bir zahmet bir gün Melo’nun en kritik yerlerdeki top kayıplarını bir sayın.
Hamit ve Amrabat kanatları iyi kullanamıyor. Hamit bilge bir oyuncu ama hala uyum sağlayamadı. Çok ağır kalıyor.
Amrabat yetenekli ama musluğu açık bırakılmış boşa akan çeşme…
Aslında bu ikim isim de açık oyuncusu değil.
Hamit, Selçuk, Melo, Amrabat, Umut, Buraklı takım asla futbola yakın bir oyun oynayamaz!
Terim yine ilk çıkarması gereken 11’i ikinci yarı sahaya sürdü.
Hamit, Selçuk, Melo, Engin, Elmander, Burak daha etkili isimler. Bunların takım oyunu ve topla alış verişleri daha düzgün.
Bu kez de solda Riera yalnız kalıyor.
Engin’in ne oynadığı belli değil.
Engin topla rakip geçebilen, kaleye ortadan sokulması gereken bir oyuncu. Süzülürse tehlike, düşürülürse yine tehlike… Ancak doğru yerde oynamıyor.
Elmander olmazsa olmaz! Bir var bir yok hiç olmaz.
Takımın hücum gücü ve de savunma direnci Elmander’le artıyor.
Riera ve Eboue de kanatlardan bindirirse gol şansı yükseliyor.
Ancak; Galatasaray çok adamla rakibin üzerine gittiğinde kaybedilen toplarda, akıllı rakip, Galatasaray’ın boş bıraktığı alanlara çabuk kayıyor.
Galatasaray’ın geri dönüşleri çok zayıf.
Savunmanın kötü görünmesi de bu yüzden.
Bu kadro ile galibiyet zordur.
Elmandersiz takım hayal bile edilmez.
MAÇIN YILDIZI BİNYA VE KECOJEVIC
Gaziantepspor savunması deplasmanda oynamasına rağmen mükemmeldi.
Binya Galatasaray forvetlerine göz açtırmadı. Kecojevic de ona eşlik edince İstanbul’da yenilmediler.
Binya’ya bayıldım; çabuk, atik ve soğukkanlı. Yetenekleri de üstün. Hiç pozisyon hatası yapmadı. Bir kez Burak’ı yalnız bıraktılar Burak da affetmedi.
Galatasaray niye bir Binya bulamıyor da Cris’i alıyor?
Gaziantepspor’un hocası Hikmet Karaman hem ucuz hem isimsiz oyuncularla taş gibi takım yaratmış. Yabancılarının hepsi, gireni-çıkanı iyi. İbricic, Medunjanin, sonradan giren Sosa hepsi takımın işleyen parçaları. Ekrem ve kaleci Mahmut da tek puanda payı çok olan oyuncular. Düşünün bunlar neredeyse boğaz tokluğuna oynarken, oyundan atılan Melo maç başına 25 bin euro alıyor!
Galatasaray 68’de geri düştükten sonra ancak 79’da beraberliği kurtarıyor. Hem de Arena’da…
Hala bu Galatasaray’dan memnun olan varsa beri gelsin!
Galatasaray iyi oynamıyor!
Nerede Yekta?
Ne oldu Balıkesirspor maçındaki rotasyon?
Neye yaradı?