Çok bilinmeyenli denklem!..

Fenerbahçe, Süper Kupa için Manisa 19 Mayıs Stadı'na çıkıyor. Peki, sarı lacivertliler bu maçta nasıl kazanmayı planlıyor, İsmail Kartal ile ilk maç bizi neler bekliyor, Sporx olarak inceledik...

Geçtiğimiz sezonun şampiyonu Fenerbahçe, 2014/15 'in ilk resmi maçı için Galatasaray ile Manisa'da karşı karşıya gelecek. Sarı lacivertliler'in amacı 2 senelik kötü şansı yenebilmek.

Kadronun kalitesi, birlikte başarıya ulaşabilmesi, rakibin ezeli rakip olması, birbirini tanıyan oyuncular gibi konularda Fenerbahçe önde. Tek dezavantajı İsmail Kartal'ın maç içi hamelelerde acemilik çekecek olması.

Fenerbahçe öne geçer ve öyle devam ederse, İsmail Kartal'ın işi çok kolay olacak.

KADRO ÇOK NET

Fenerbahçe'nin Alex sonrası oturmuş bir oyun planı var. 4-2-3-1 ve 4-3-3 varyasyonlarını Türkiye'de en iyi oynayan takım. Ligin en çalışkan hücumcuları, en aktif ve başarılı iki beki, Mehmet Topal gibi bir ismi ve merkez orta saha oynamayı bilen oyuncuları var.

İsmail Kartal, sezona kısa süre kala Aziz Yıldırım'ın yapabileceği en iyi tercihti. Aykut Kocaman ve Ersun Yanal döneminde hep as takımın 2. adamıydı. 4 sene bu oyuncularla yaşadı. Herkes onu, o herkesi tanıyor. Teknik direktörlük geçmişi de var. Kısacası, Fenerbahçe'nin Tito Vilanova'sı olacak.

RADİKAL DEĞİŞİMLER GÖRMEYİZ

Taktik olarak radikal bir Fenerbahçe görmeyeceğiz kısacası. 4'lü savunma olacak ve isimler belli. Gökhan ve Caner tedbirli oynar ama özellikle Caner bir sol açık gibi hücum edecek, bu kesin. Orta sahada Topal zaman zaman stoper, zaman zaman ribauntçu olarak oynayacak. Meireles ve Emre'nin merkezde rakibi yıpratacağını ve oraları iyi kapatacaklarını düşünüyorum. Alper ise yorulmuş Galatasaray orta sahasına karşı Emre'nin yerine 60'dan sonra ideal çözüm olduğunu düşünüyorum.

İleride sağlam bir üçlü var ve arkalarında da Webo gibi bir profesyonel var. Orada sorun yaşanmayacaktır. Emenike ve Sow formda. Kuyt, Dünya Kupası'nda yarı final gördü, yorgun ama onun enerjisi ilahi. Fenerbahçe'nin en sorunsuz mevkisi hücum bölgesi.

İSMAİL KARTAL, MAÇ İÇİNDE NE YAPACAK?

Fenerbahçe mağlup ve son yarım saate giriyoruz veya önde son yarım saate giriyoruz, İsmail Kartal ne yapacak? Bunu hiç kimse bilmiyor. Kocaman dönemi gibi sistemde oynama mı yapacak yoksa Yanal dönemindeki gibi Kuyt'ı orta sahaya çekip ön tararafa 3. forveti mi alacak, bunu da kimse bilmiyor. İsmail Kartal, belki de maç içi müdahalelerde ve takımını yönetmede öncüllerinden çok daha iyi bir hocadır fakat bilinmezi, tahmin edilemezi çok.

İsmail Kartal'ın ilk 2 sınavında maç içi müdahalelerinde ne kadar başarılı olduğunu ölçmek mümkün değildi. Hazırlık maçlarına bakarak bir yorumda bulunmak çok anlamsız olur ve bize çok az şey anlatır. O yüzden, Roma ve Olympiakos maçlarına bakarak bu maçla ilgili çıkarımda bulunmak sağlıklı değil.

KAOS VARSA TAMAM AMA 'HAKSIZLIK' OLURSA?..

Fenerbahçe, ön alanda pres olayını bu sezonda tekrar edecek. Çalışmaların ve taktiklerin bu yönde olduğunu gördük. Fenerbahçe, Diego'suz çıktığı bu maçta yine en büyük silahını kaos yapacak.

Düzen dışına çıkıldığında hızı, atletizmi, enerjisi ve kalitesiyle fark yaratan Fenerbahçe, TT Arena'da kaybettiğinde bir türlü düzeni bozamamıştı. Bunda maçın hakemi Bülent Yıldırım'ın abartısız 15 saniyede bir çalan düdüğünün de etkisi vardı. Manisa'daki maçın hakemi Mustafa Kamil Abitoğlu da sarı lacivertlilerin hafızasında pek iyi şekilde yer almıyor. Süper Final'deki Trabzonspor maçında Colman, Zokora ve Burak Yılmaz'ı atamadı. 90 dakika sahaya taş ve benzeri yabancı maddeler yağmasına rağmen maçı erteleyemedi. Sarı lacivertli oyunculara sürekli yabancı madde yağdı ve tek önlemi "Emre sen korner atma" oldu. Eğer bu maçta da sarı lacivertliler aleyhinde birkaç karar arka arkaya çıkarsa, 'haksızlık' psikolojisi başlar ki o kafayla futbol oynanmaz.

Sonuç olarak, Fenerbahçe bir Süper Kupa maçına çıkıyor ama kadrosu dışında hiçbir şey net değil. Fenerbahçe kazanacağına inanıyor ama İsmail Kartal'ın söylediklerine göre değil, hafızalarında yer alan futbola göre doğaçlama oynayacaklar. Teknik direktör geleli bu kadar kısa süre olmuşken, bu kadar çok bilinmeyenli denklem ile başka türlü bir kazanma formülü mevcut mu, meçhul...

ANALİZ: Hakan CELEP