Güner: 'Bile bile kullanıyorlar '

Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi (TMOK) Dopingle Mücadele Komisyonu Üyesi Prof. Dr. Rüştü Güner,Aslı Çakır Alptekin ve Nevin Yanıt'ın men edilmesiyle ilgili açıklamalarda bulundu.

Güner, dopingin "örgütsel suç" olduğunu belirterek, sporcuların yakalanacaklarını bile bile yasaklı madde kullandığını öne sürdü.

Analiz yöntemlerinin çok geliştiğini vurgulayan Güner, "Gün geçtikçe daha da gelişiyor. Sporcuların bu tip yasaklı maddelere itibar etmemesi gerekir" ifadesini kullandı.

Güner, sporcuların, doğru antrenman, beslenme ve dinlenmenin dışında herhangi bir madde ya da yönteme başvurmaması gerektiğini, sporcuların aldığı yasaklı maddelerin kolayca tespit edilebileceğini dile getirerek, şöyle devam etti:

"Doping yapmak örgütlü bir suçtur, sadece sporcu sorumlu tutulmamalıdır. Sporcunun birlikte çalıştığı antrenör, doping kontrolünden kaçıran ve ceza vermeyen yöneticiler, doping yapmasına ve kaçmasına yardım eden diğer sporcular ve bu maddeleri temin eden kişiler bu örgütün içindedir. Bu örgütlü suç, insanları aldatmaktır ve dürüst sporcuların haklarını gasp etmektir. Bu konuda federasyonların çok iyi bir sorgulama ve yargılama yapması gerekir. Ülkeler ve ulusal federasyonlar doping yapan sporcuları korumamalı, arkalarında durmamalı, toleranslı davranmamalı ve sporculara gereken cezayı vermelidir. Böyle olursa dopingle mücadelede başarılı olunur. Ülke prestiji sarsılmaz."

"Biyolojik pasaportta yasaklı maddeler saptanabiliyor"

Güner, sporcuların biyolojik pasaportundaki anormal değerlere yasaklı madde ve yöntemlerin neden olduğuna dikkati çekerek, Türk atletlerle ilgili gelişmeleri basından takip ettiğini kaydetti.

Uluslararası Atletizm Federasyonları Birliği (IAAF) Sözcüsü Nick Davies'in doping şüphesiyle milli atletler Alptekin ve Yanıt'ın yarışlardan geçici men edildiğini açıkladığını hatırlatan Güner, "Sporcuların biyolojik pasaportlarıyla ilgili olumsuz bilgi alındığı belirtilmişti. Aynı şekilde IAAF internet sitesinde geçen sene Alemitu Bekele, Meryem Erdoğan'da da benzer bulguların saptandığı da belirtiliyor" şeklinde konuştu.

TMOK Dopingle Mücadele Komisyonu Üyesi Prof. Dr. Rüştü Güner, sözlerini şöyle tamamladı:

"Biyolojik pasaport için belirli aralıklarla kan örnekleri alınıyor. Sporcunun pasaportunda anormal değerler saptanırsa yasaklı madde ya da yöntem kullandığı yüzde 99,9'un üzerinde ispatlanabiliyor. Son zamanlarda idrarda da bu yöntem uygulanıyor. Biyolojik pasaporttaki bu anormal değerler, yasaklı maddelerle oluşuyor. Bu değerler, yanlış beslenme sonucu ve antrenmanla değil, yasaklı madde ya da yöntemlerle oluşur."